deistlere cevabım

''BİZ KİMİZ?'' başlığı altında sıraladığınız ve sizi anlatan 60 maddelik listenize acizane cevabımdır.
[COLOR=“Red”](senin kim olduğunu bilmiyorum ama ben de Yaradanın izniyle sana cevap vermeye çalışacağım) [/COLOR]

Hem Alemlerin Yaratıcısı hemde Allah ve Kuran bunlar kesinlikle bir arada olamaz, batıl ile gerçek bir arada sunulamaz.
[COLOR=“Red”](başlangıcında bir kere meymenet yok...hadi Yaradana övgülerini sunup başlamadın anladık da..en son söyleyeceğin şeyi löp diye şimdi söylemenin anlamı nedir?
daha neyin ne olduğunu anlatmadan kur'ana batıl diyorsun...bize acımıyorsan bari edebiyat kurallarına acı!) [/COLOR]

Barış, kardeşlik, adalet, özgürlük ve demokrasiye inanan akıllı insanlarsınız.[COLOR=“Red”](vallahi barışı adaleti özgürlüğü anlarım ama kardeşliği sadece teslimkàrlara has kılarım..demokrasinin ise tam anlamını nedir bilmiyorum) [/COLOR]  Ve yüzyılların verdiği yanlış din ve tanrı inancına, beyin yıkamasına rağmen reaksiyonlarınızla yapılabileceğin en iyisini yapmaya çalışıyorsunuz.[COLOR=“Red”](Tanrı ne istiyorsa onu yapmaya çalışıyoruz) [/COLOR]Ve her halinizden açıkça belli oluyor ki, din ve Tanrı konusunda beyninizde oturmayan, sizi rahatsız eden çelişkilerle dolusunuz,[COLOR=“Red”](çelişkilerim yok diyemem...sonuçta kısır bir varlığım ...doğaldır) [/COLOR] o akıl dolu beyinlerinize yığmıyor, sizi doyurmuyor artık bunlar[COLOR=“Red”](doğrusu insan doyumsuz bir varlıktır...idare edeceğiz artık) [/COLOR].
Haydi bir adım daha atın, sadece bir kıvılcıma daha ihtiyacınız var, son bir akıl zorlamasınıda atlatırsanız bunun sonu barış, kardeşlik ve sonsuz özgürlük[COLOR=“Red”](bence senin dediğin özgürlüğü yerçekiminden kurtulup uzay boşluğuna dalmaya benzer...yani ben böyle özgürlüğün…!) [/COLOR].

1.Biz tüm varlığın yaratıcısı olan sevgiyi ve merhameti kendine ilke edinen tek bir varlığa, Tanrı’ya inanıyoruz.

Tanrı inancınıza hangisi uyuyor lütfen okuyup, aklınızı işleterek karar veriniz?[COLOR=“Red”](hadi bakalım) [/COLOR]

GERÇEK YARATICI
Din tüccarları için, tüm evrenin ve içindekilerin, herşeyin yaratıcısı olan Yaratıcımıza bütün dillerde aynı karşılığı olan YARATICI isimlemesi yetmez, yalın kalır, basit kalır.
İlle kendi ürettikleri dinlerinden özel isimler vermeleri gerekir Yaratıcıya. Ve hatta Yaratıcıya binbir türlü isimler sıralamak için birbirleriyle yarışırlar.[COLOR=“Red”](Yaratıcı bir sıfattır ama O mutlak irade(Àl-ilah)ın yaratıcılık yanında ancak bir kısmını idrak edebildiğimiz sonsuz sıfatlara da sahiptir...dolayısıyla bir çok tanımlamalar getirilmesi de normaldir) [/COLOR]

Beyinlerimizde oluşturduğumuz, tahayyül ettiğimizdir önemli olan. Nasıl çağırdığımız ve isimlendirdiğimiz önemli değil gibi gözüksede oldukça önemlidir aslında.
Çünkü o ad altında yanlış tariflere bulaşmış, herkesin ayrı tarif ve özellikler katmasıyla ortalık batıl tanrılardan geçilmiyor.[COLOR=“Red”](yaratıcı sıfatı da her dilde farklıdır..batıl Tanrıları ise o yüklenmiş batıl sıfatlar doğrur..eğer takılan sıfatlar doğruysa sorun olmaz...sen Tanrı dersin ingiliz God der arap Allah der) [/COLOR]
Bunların sonucu ortaya Muhammedin Allahı, Hindunun Brahmanı, Budistin Nirvanası, Yahudinin Elohası, Hristiyanın Jesus'u ve Lord'u gibi iğrençlikler kaçınılmaz oluyor.
[COLOR=“Red”](iğrenç olan bu isimler değil..bu isimlere yüklenmiş batıllıklardır) [/COLOR]

Fiziksel olarak tapınılan, adına kurbanlar adanan, adına oruç tutulan, adına kutsal görevler, hac farizaları düzenlenen, insanın nasıl seks yapacağı[COLOR=“Red”](uydurma!) [/COLOR], ne zaman yıkanacağı,nasıl boşanacağı, nasıl miras taksimi yapacağı, nasıl giyinip kuşanacağını düzenleyen[COLOR=“Red”](başka insanları tahrik edip haklarına tecavüz etmemesini sadece... abartma) [/COLOR], insana lanet eden[COLOR=“Red”](hangi insana?) [/COLOR], kızan, yarattığına pişman olan[COLOR=“Red”](uydurma!) [/COLOR], ay halindeki kadından korkan[COLOR=“Red”](yalancı!) [/COLOR], kullarına kızan, lanet eden[COLOR=“Red”](yine tekrar hangi kullarına?) [/COLOR], cehenneme atan, meleklerle sohbet eden, zinayı yasaklayan, yeryüzünde insanlara cezalar yağdıran[COLOR=“Red”](mesela katillere ödül mü dağıtsın?) [/COLOR], insana nefesinden üfleyen[COLOR=“Red”](bunu bile çözememişsin) [/COLOR], yeryüzünü kaç günde yarattığını ve nasıl yarattığını anlatan[COLOR=“Red”](neresi saçma?) [/COLOR], insanlara akıldışı mucizeler gösteren[COLOR=“Red”](akla sığan şey zaten mucize değildir) [/COLOR] ve kimsenin görmediği bilmediği hayal ürünü meleklerle[COLOR=“Red”](Tanrının Kendisini de görmüyoruz..ama hayal değildir) [/COLOR] ve aciz, ölümlü peygamberlerle insanlara emirler vaaz eden[COLOR=“Red”](gayet normal ...aksine yaratıp bizimle diyalog kurmaması anormaldir) [/COLOR] ilahlardır dinlerin tarif ettikleri.

Allah, Tao, Kami, God, Nirvana, Lord, Hari, Brahman, Jumala, YHWH, Xwede, Ahura Mazda, Rab, Waheguru , Deus, Tian, Shiva, Bog, Elohim, Shen, Ekam, Vethan, Supreme God, Mool Mantar, Great Spirit, Aten, Ngai, Cao Dai, Aigonz.[COLOR=“Red”](isimlere takılma..önemli olan içeriğinin gerçek Yaratıcı tarifine uygun olmasıdır...onların hepsi de O'na creator deseydi de yine hepsinin farklı bir creatorı olacaktı....evet insanların pek çoğu maalesef birilerine sonsuz güven duyup uyduğu için..batıl yüklemelerle dolu farklı Tanrı anlayışlarına sahip olmuşlar ve bu yüzden de onlarca yargı/din ortaya çıkmış...peki ama senin dediğini yapıp herkes Tanrıyı kendi aklıyla bulmaya kalksa ne olurdu biliyor musun?.....şimdi bu saydıklarına milyarlarcasını daha katman gerekirdi ) [/COLOR]

Terkedin din tüccarlarının yarattığı bu ilahlarınızı, tanrılarınızı.[COLOR=“Red”](peki sen hangi ismi önerirsin creator mu diyelim?) [/COLOR]Hiçbirisi size huzur getirmez, onlar insanlar arasında ayrımcılık, birbirine düşmanlık, acı, kan, gözyaşı ve kaos'dan başka birşey getirmezler insanlığa,[COLOR=“Red”](dedim ya yüklenmiş batıllıklardan dolayıdır) [/COLOR] çünkü tamamı Gerçek Yaratıcıyı inkar için vardır, gerçek Yaratıcı inancının üzerini örtmek için vardır.[COLOR=“Red”](tabi batılsa doğal olarak gerçeğini örter) [/COLOR]

Yaratıcı inancı insanın beyninde, kalbinde, tahayyülünde olandır. Doğaya, yaratılanlara bakarak onlardan aldığı derslerle kendi içerisinde şekillenen imandır, inançtır.
Kişiler, kurumlar, gruplar, liderler, devletler tarafından şekillendirilip, tarif edilip, düzenlenip sunulamaz.[COLOR=“Red”](kişilerden biri de sen değil misin?bak sen de bunu yapıyorsun..bu yetkiye sen sahipsen Yaratıcının seçtiği bir kişi hayli hayli sahiptir) [/COLOR]

''Çünkü O hakkında fiziksel olarak yeteri kadar bilgi sahibi olamadığımız, göremediğimiz, ulaşamadığımız, nitelendiremediğimiz, yeteri kadar bilemediğimiz, tarif edip tanımlayamadığımız fakat bu dünyada yaşamamız için bize her türlü ortamı hazır eden, sırlar ve gizemlerin kaynağı, sınırsız ve tarif edilemeyen güç sahibi, öldükten sonra kendisine ve eşsiz düzenine kavuşacağımız mükemmel ve eksiksiz derecede yaratılmış olan insanın ve sorunsuz çalışan, idare edilen evrenin Yaratıcısı, idarecisi, sahibidir.'[COLOR=“Red”](böylesine ulaşılmaz ve bilinemez bir zatı.. kendi kısır başına nasıl tanıyabilir ve tahayyül edebilirsin?.. yok yok .bence .sen,eksiksiz ve mükemmel dereceler bahşettiğin ama bir sineğin kendisinden çalacağı bir şeyi bile geri getirmekten aciz ...mini minnacık mikroplara yenilip nalları diken o insanı ve aklını ilahlaştırmaya çalışıyorsun) [/COLOR]

ALLAH
İslamın insan özellikleriyle tarif edip şekillendirdiği [COLOR=“Red”](hayır aslında sen Tanrının özelliklerini insanlara bahşettiğinden sana öyle geliyor) [/COLOR]Allah adındaki batıl tanrısının gerçek Yaratıcıyla hiçbir alakası yoktur.[COLOR=“Red”](Allah demek Àl-ilah..yani O ilah demektir..ilah demekse mutlak irade/çağrı ve çabaları onayan güç anlamlarına gelir..yani Allah= 'O mutlak irade' anlamındadır...isimlere takılma) [/COLOR] Böyle batıl bir tanrıya inanmak Alemlerin Yaratıcısına küfürdür,  İnsanın tarif edip şekillendirebileceği bir Yaratıcı olamaz.[COLOR=“Red”](bunu uyduran sensin....bizim kavrama kapsamımızda bulunan niteliklerle Kendisini tarif eden O'dur..ki sonçta senin O’nu tarif ederken kullandığın sözcükler de nihayetinde insan ürünü değil mi?) [/COLOR]

Gerçek Yaratıcı; hakkında fiziksel olarak yeteri kadar bilgi sahibi olamadığımız, göremediğimiz, ulaşamadığımız, yeteri kadar bilemediğimiz, tarif edip tanımlayamadığımız
fakat bu dünyada yaşamamız için bize her türlü ortamı hazır eden, sırlar ve gizemlerin kaynağı, sınırsız ve tarif edilemeyen güç sahibi, öldükten sonra kendisine ve eşsiz düzenine kavuşacağımız, mükemmel ve eksiksiz derecede yaratılmış insanın ve sorunsuz çalışan, idare edilen evrenin Yaratıcısı, sahibidir.

Akleden insan bu tarifin dışında bir tarif yapabilirmi?Bu küçük tarifin dışında tarif edebilmenin, şekillendirebilmenin, resm edilebilmenin imkanı varmı?[COLOR=“Red”](senin gibi kendi kıt aklından başka bir bilgi kaynağı yoksa.. bunu yapmaya imkan bulamaz elbette) [/COLOR]

Tarif edilemez, her türlü tarif ve tanımlamalardan münezzehtir dediği halde, Kuran Allah'ı aşağıdaki şekillerde insanlara anlatır, tarif eder, resm eder.
Allah Alemlerin Yaratıcısı olamaz, .[COLOR=“Red”](saçmalama tarifsiz bir varlık ..varlık dünyamızda yer alabilir mi?) [/COLOR]

- İnsana kendi nefesinden/ruhundan üfleyendir 15/29[COLOR=“Red”](ruhun da ne olduğunu bilmiyorsun sen üflemenin de... biz eğer şu kuru harflere özümüzü üflemeseydik(yazmasaydık) böyle anlamlı sözcüklere kavuşabilirler miydi?) [/COLOR]
- Fiziksel olarak eli, avucu olandır, iki elide olandır. 3/73, 5/64, 48/10, 57/29 (Türkçe tercümelerdeki ''elinde olmak''/muktedir olmak deyimiyle karıştırmayın, orjinali fiziks elelden bahsediyor)[COLOR=“Red”](inan bunu sana anlatabilmek benim elimde değil...zira senin gibi kazma birisi bunu fiziksel el sanıyor) [/COLOR]
- İbrahimi dost edinendir. 4/25[COLOR=“Red”](bir yaratıcı dostluk kurmaz..niye?..çünkü insan vasfı....bir yaratıcı görmez de duymaz da..niye?..çünkü insan vasfı...hatta var bile olmaz.niye?
çünkü o da bir insan vasfı!....da git işine yav) [/COLOR]
- Kendi yerine yeryüzünde insanı halife atayandır. 2/30, 6/165[COLOR=“Red”](peki ya gelip Kendisi mi yapsaydı? halife demek birinin adına bir işler yapan demektir..O'nun adına var olup O'nun adına yaratılmadık mı?görevimiz O'na hizmetkàrlık değil mi?sen örneğin bilgisayar da araba yarışı oynarken seni temsil edecek bir araba seçmiyor musun?..işte bizler de O'nun talimatlarına ne kadar uyuyorsak o derece temsilcisiyizdir..yani 'O şimdi bunu yapmamı ister' diye başladığın her işle zaten O'nun bir aracı olmuş oluyorsun) [/COLOR]
- Kullarına işkence yapmaktan zevk alan, cehenneme atmaktan zevk alan, zincirler, prangalar hazırlayan, derileri piştikçe azabı tadsınlar diye derilerini yenileyendir. 4/56, 9/35, 14/49, 19/68, 21/98, 35/36, 44/47-48, 54/48, 72/15, 76/4[COLOR=“Red”](örneğin sence hitler gibi bir adama azap etmemek.. onca masuma haksızlık değil midir?) [/COLOR]
- İnsanlara sürekli lanet edendir. Adeta bir lanet makinesidir. 2/88, 2/89, 2/159, 2/161, 3/87, 4/46, 5/13, 7/44, 9/68, 11/18, 11/99, 13/25, 24/23, 28/42, 33/57, 33/64
 [COLOR=“Red”](O ancak hak edene lanet eder...örneğin:.soykırım yapan...ortalığı kan gölüne çeviren bir adamı düşün .. senin inandığın Yaratıcı..:"şş yapma kulum ayıp oluyor  deyip geçiştiriyor mu haşa?) [/COLOR]
- İnsanlara azap edendir, ceza verendir, kalplerini ve kulaklarını mühürleyen, hastalıklarını arttıran, ateşe atandır.
2/7, 2/10, 2/59, 2/90, 2/104, 2/114, 2/162, 2/284, 4/56, 13/34, 23/64, 27/5, 33/8, 64/5, 85/10, 89/25, 91/14,[COLOR=“Red”](bak bunu da çözememişsin...evet mühürlüyor ama onların kendi elleriyle...yani bu cüzi iradelerimizi sarmalayan o külli iradesiyle ... yaptığımız her işi nihayetinde O bahşetmiş oluyor anladın?) [/COLOR]
- İnsanlarla sohbet edendir. 2/260,[COLOR=“Red”](bizi sınamak için var ettiyse elbette ki bize sınavın şartlarını da iletecektir..bundan mantıklı ne var?) [/COLOR]
- 99 isimle bir sürü insan özellikleriyle tarif edilendir.[COLOR=“Red”](biz sahip olduğumuz sözcüklerle O'nu anlayıp betimleyebiliriz ...örneğin görerek algıladığımızdan O görendir deriz..ama demek istediğimiz O’nun bizi algıladığıdır) [/COLOR]
- İnsanlara yeryüzünde cezalar yağdırandır. Zina 24/2, hırsızlık 5/38, müşriklerin cezalandırılması 9/5,[COLOR=“Red”](utanmadan bir de hırsızlık yazmışsın..umarım bunun acısını tadarsın!) [/COLOR]
- Peygamberlere şeytanları musallat edendir. 6/112, 22/52[COLOR=“Red”](peygamber dediğin de insandır...ve sapkın dürtüleriyle savaşır her an) [/COLOR]
- İnsanlara şeytanın musallat olmasına müsaade edendir. 58/10[COLOR=“Red”](şeytan dediğin o isyankar dürtüler de sınav gereği ölene değin insanın yakasını bırakamaz) [/COLOR]
- Sene içerisindeki ay'ları düzenleyendir. 9/36[COLOR=“Red”](bunu boş yere değil..bununla bir takım emirlerini ölçeklendirmek için yapmıştır) [/COLOR]
- Savaşa özendirendir. 8/65[COLOR=“Red”](bizi korkaklığa teşvik edip ...bozgunculara zalimlere boyun mu büktürseydi?) [/COLOR]
- Yaşlı erkeklere, kısır kadınlara çocuk verme mucizeleri gösterendir. Çocuklara isimlerinide verendir. Zekeriya 19/5-8, İbrahim 11/71-72
- Öğretmen gibidir. Ademe isimleri öğretendir 2/31, rüya yorumlamayı öğretendir 12/21, ilim öğretendir 18/65, zırh yapmayı öğretendir 21/80,
- Öc alıcı, intikam alıcıdır. 3/4, 15/79[COLOR=“Red”](tüm bu saydıklarını hangi normlarla değerlendirip tuhaf buluyorsun? bu sahip olduğun normlarının gerçek olduğunu nerden biliyorsun bir Yaratıcının zalimlerden intikam almayarak yaptıklarını yanlarında bırakmasının adaletine sığacağını nerenden uydurdun?) [/COLOR]
- Akıldışı mucizelerden medet bekleyendir. İnsanlara mucizeler dağıtandır, 40/78. Musa, İbrahim, Meryem, Süleyman.[COLOR=“Red”](O kimseden medet ummaz ..ancak doğruya yöneltmek için kullarının elinden tutup yardım eder..işte bu mucizeler de kullarına sunduğu yardım elidir(gerçek el değil ha) [/COLOR]) [/COLOR]
- İnsanlarla karşılıklı sohbet eder. Musa, İbrahim, Nuh, Meryem 2/126, 2/260, 3/36, 3/47, 5/25-26,[COLOR=“Red”](bunun bir Yaratıcıya yakışmayacağını neye dayanarak buldun?) [/COLOR]
- İnsanlara miras taksimi yapandır. 4/176[COLOR=“Red”](tenekden bir buzdolabı için bile kullanma kılavuzuna muhtacız..peki ya böyle komplike bir varlık için neden olmasın?(bak dikkat edersen sana delillerim hep hayat kitabından)..özellikle de insanlar arası ilişkiler için bu kaçınılmazdır..zira aramızda anlaşmazlıkları en aza indirmeye çalışmıştır) [/COLOR]
- İnsanların ibadetine ihtiyacı olandır, övülmeye ve yüceltilmeye ihtiyacı olandır. 74/3,[COLOR=“Red”](bu senin yalanındır..O'nun hiç bir şeye ihtiyacı yoktur...verdiği bu sonsuz ikramlarının karşılığını bir şekilde vermeye vicdanımızın ihtiyacı vardır..ve ayrıca O'na göstereceğimiz bu sevimli davranımlarla O'nun bize olan bakışını iyi hissedip gücüne yaslanırız) [/COLOR]
- Seks yapınca yıkanmayı emredendir, insanoğlunun cünup olmasında korkandır. 5/6 , Cünup olmanın Yaratıcıyla ne alakası olabilir? Yaratıcı niçin kendisine ibadet etmek için cünupluktan temizlenmeyi emrederki?[COLOR=“Red”](belki maddi ya da menevi temizlik..belki de kimyasal bir gereklilik...her şeyi didik didik sorgulamak mantıksızdır..imana gölge düşürür...yalnızca kavrayabileceğimiz başlıkları ve ana temayı sorgular ..kabul edip inanır..gerisini de kısırlığımıza ve O'nun sonsuz ilmine bırakırız…tıpkı sana da  Tanrı neden karıncaları yarattı diye sorduklarında … ekolojik denge deyip geçmen gibi) [/COLOR]
- Yasalarını bildirmek için her zaman çelişki kaynağı ölümlü insanı kullanır, insana ihtiyaç duyar[COLOR=“Red”](eğer yeryüzünde salın salına gezinen melekeler olsaydı ..onları seçerdi) [/COLOR].
- Ceza vermek için yine insanı kullanır, insana ihtiyaç duyar. Herşeye kudreti olduğu halde ceza verme işini kendisi beceremez.[COLOR=“Red”](bunların hepsi o  komplike sınavının gerekleridir...kendi verseydi sence inanmayan biri kalır mıydı?) [/COLOR]

Yukarıdakilerin tümü : nefesi olmak, üflemek, eli avucu olmak, lanet etmek, azap etmek, işkence etmek, savaşa özendirmek, öğretmek, sohbet etmek, yüceltilmeye ihtiyaç duymak, erkek kadın ayrımı yapmak, insanlar arasında ayrım yapmak, cezalar, hükümler yaratmak gibi bunların tamamı insan özellikleridir. İnsan Yaratıcıyı hiçbir şekilde bu ifadelerle şekillendiremez, düşünemez. [COLOR=“Red”](peki insan bu özelliklere nasıl sahip oldu?hani Tanrı dizayn etti diyordun her şeyi?peki bu saydıklarını yapmayan bir Yaratıcı bizim için ne ifade eder söylesene? ceza vermeyecek ödül vermeyecek bize yol göstermeyecek ..şu evrende ki tüm varlık silsilelerinin hizmet ettiği insan kime hizmet edecek kendisine mi?peki sonuçta yine bir hizmetçi değil miyiz?senin inandığın Yaratıcı buna neden gerek duydu o halde?) [/COLOR]



2.Tanrı’yı kısaca bağışlayıcı ve sevgi dolu olarak tanımlıyoruz.

Bu kadar zalim[COLOR=“Red”](hiç bir delil sunmadan attığın böyle iftiraları bundan sonra cevaplamak yerine siliyorum..bil!) [/COLOR], bu kadar lanet edici[COLOR=“Red”](yine bunun gibi cevaplamama rağmen tekrarlayıp durduğun cümleleri de artık sileceğim...bu da sondu) [/COLOR], ,  bir ilah nasıl bağışlayıcı ve sevgi dolu olabilir?[COLOR=“Red”](çok basit: çok şefkatlisindir örneğin..ve bu şefkatin dolayısıyla da bir bebeği  sokacak olan akrebi öldürüyorsun...anladın?) [/COLOR]
Aşağıdaki özellikleriyle, Kuranda kendi ağzından açıklamalarıyla Allah adlı bu tanrıyı bağışlayıcı ve sevgi dolu diye nasıl tanımlayabilirsiniz.
Bu kadar gaddar özelliklere sahip bir tanrı nasıl olurda bağışlayıcı ve sevgi dolu olabilir? Biraz düşünün ne olursunuz.[COLOR=“Red”](bakalım bakalım bir zerrecik gaddarlığı var mıymış) [/COLOR]

Halbuki Alemlerin Yaratıcısı yeryüzünü iyilik ve barış üzere yaratmıştır. Çok iyi düşünün lütfen, insanın olmadığı, sadece hayvan ve bitkilerin olduğu bir dünyada depolamadan sadece karnını doyurmak için avlanmak[COLOR=“Red”](depolamayı zaten Tanrı yasaklıyor..ayrıca karnını doyurmak diye masumlaştırdığın bencil hayvanlar birbirini yiyor) [/COLOR], yardımlaşma, sevgi hakimdir.[COLOR=“Red”](kaç hayvanda var bu yardımlaşma duygusu acaba?) [/COLOR] Savaş ve kaos yoktur.[COLOR=“Red”](hayatta kalma diye bir savaşları haricinde tabi) [/COLOR] İnsan işin içine girdiğinde her türlü kötülükler başlıyor, insan verilen aklını yarım çalıştırdığı için, tam çalıştıramadığı için batıl dinler ve ilahlara inanarak bu dünyayı kendi kendisine zehir ediyor.[COLOR=“Red”](yani senin gibi tam çalıştırdıkları takdirde kötülüğü bırakıp iyilikler mi yapacak?... varsa yoksa akıl yani?) [/COLOR]

 Alemlerin Yaratıcısı kimseye azap etmez, kimsenin kalplerini ve kulaklarını mühürlemez, kimsenin hastalıklarını arttırmaz, kimseyi ateşe atmaz. İnsanlar akıldışı ve sapkınlıklar örneği dinlere inanmakla kendi kendilerine azap ederler. İnsan hem bu dünyada hemde ölüm sonrası dünyada kendi yaptıklarıyla kendi kendisine azap eder.[COLOR=“Red”](peki bu azab edişine kim müsaade edip onaylıyor..her şey elinde olan Tanrı değil mi?) [/COLOR]

c- Kuran 80/17 Kahrolsun/canı çıksın/yazıklar olsun insana, ne kadar da nankördür. Kuran 33/72 İnsan zalim ve cahildir.
Bunlar ancak batıl bir tanrı tarafından telafuz edilebilinir. Ancak Allah yarattığı insan için bu kadar kötü sözler söyleyebilir.[COLOR=“Red”](peki insan bu sözleri hak ettiğini göstermiyor mu?..kendin söylüyorsun: "aklını kullanmıyor,batıllıklar peşinde koşuyor,sevgi dolu tabiatın içine ediyor" diye...bu ne çelişki böyle!) [/COLOR]
Halbuki Alemlerin Yaratıcısı özenerek yarattığı insan için ne olursa olsun bu lafları etmez.[COLOR=“Red”](ne olursa olsun ..ya!) [/COLOR] Bunu bizlere verdiği nimetlerden çok kolayca anlayabiliriz. Bize nefes alma imkanı veren, güneşini, havasını, suyunu, bereketlerini bu kadar cömertçe veren Gerçek Yaratıcımızın bizleri ne kadar sevdiği ortadadır.[COLOR=“Red”](doğru bunlar ortada..peki ya  gönderdiği kasırgalarla..kuraklıklarla..depremlerle şehirleri altüst edip binlerce insanı doğduğuna pişman eden başkası mı?) [/COLOR]
İnsan Yaratıcıya nankörlük edemez, böyle birşey yapamaz, mümkün değildir. İnsan sadece kendisine, diğer insanlara, kendi yarattıklarına ve kendi sahip olduklarına nankörlük edebilir. İnsan güneşe, aya, havaya, suya, bulutlara, denizlere, rüzgara nankörlük edemez. Yaratıcı insanın her türlü nankörlüğünden beridir.İnsan Yaratıcının yarattığı ve akılla donattığı en güzel varlıklardan birisidir.[COLOR=“Red”](sen nankörlüğün ne olduğunu bilmiyorsun...evet belki elinde olsa her türlü gösterecek ama..olmadığı için gücü nispetinde bunu yapıyorsa bu yeterlidir...elbette ki Yaratıcıya bir zarar veremez..ama ne yapar..O'nu inkar eder....verdiği nimetleri görmezden gelir..ve böylece de elinde olsa her türlüsünü yapabileceği bir nankörlükle de tescillenmiş olur.... diğer insanlara yapabilir diyorsun...ben birisine onlarca yardım etmişim ve o da bunları yalanlayıp beni kötülüyor diyelim...bana bir zarar veremese de bu yaptığı nankörlük değil midir?) [/COLOR]  

d- Kuran 5/60, 31/19 'da Allah yarattığı hayvanlar içinde aşağılayıcı laflar eder.
Halbuki Alemlerin Yaratıcısının yeryüzünde tüm yarattıklarının domuzun, maymunun, eşeğin ayrı ayrı, kendine has güzellikleri, görevleri, özellikleri vardır. Yaratıcı onları aşağılamaz, onlarada insanlara verdiği tüm nimetlerin aynısından ayırt etmeden verir.
Yaratıcı kimseye lanet etmez, azap vermez ve bunun için kimseyi maymun, domuz ve putperest yapmaz. Yaratıcının tüm yarattıklarının bir hikmeti vardır, domuz ve maymunda yaratıcının nadide varlıklarındandır. Yaratıcı böyle bir cümle kullanmaz.[COLOR=“Red”](ne maymun ne de domuz aşağılanmaktadır...ancak onlara benzetilerek bir kısım hak etmiş kimseler aşağılanmaktadır...örneğin birisine maymun iştahlı demek maymuna hakaret değildir...ya da kurnazlık eden adama tilki gibi adam...boyu uzun adama deve gibi adam...sinsi adama yılan gibi adam demek o hayvanlara hakaret değildir...ancak onların öne çıkan fasıflarına atıf yapılarak o kişilerin eleştirilme durumudur... keza hayvanlar arasında taşıdıkları vasıflar açısından birbirinden gözde durumu insanların kültüründe de vardır.....birisine aslan demekle köpek demek aynı değildir...ve Yaratıcı bize bizim sözcüklerimizle seslenmektedir) [/COLOR]

e- Allah kullarına işkence yapmaktan zevk alan, cehenneme atmaktan zevk alan, zincirler, prangalar hazırlayan, derileri piştikçe azabı tadsınlar diye derileri yenileyendir.
Kuran 4/56, 9/35, 14/49, 19/68, 21/98, 35/36, 44/47-48, 54/48, 72/15, 76/4[COLOR=“Red”](zevk aldığını sen uyduruyorsun...neden kullarını azap etmekten hoşlansın?..ne var ki O verdiği sözlerden dönmeyeceği için bunu yapacaktır) [/COLOR]
Halbuki Alemlerin Yaratıcısı insanlara bu dünyada yapmadığı gibi ölüm sonrasında da işkence etmez, cehenneme atmaz, zincirler prangalar hazırlamaz, derilerini pişirip, pişirip yenilemez. Ölüm sonrasında insan bu dünyada yaptığı haksızlıkların, kul haklarının karşılığını, hesaplaşmasını yine kendi kendisine yapar. Yaratıcı ölüm sonrasında da insanları cezalandırmaz.[COLOR=“Red”](bu dünyada yapmadığı diyorsun sana işkencehaneler de olanları söylersem..izin veren Yaratanı unutup .."insanlar" diyeceksin..peki üzerlerine lavlar fışkıran ya da kahredici hastalıklar saran insanlar pek mutlu değildir sanırım....ayrıca insan kendi kendini yakacak diyorsun..ha buna izin verip sebep olan bir Yaratıcı ha bunu kendisi yapan..çok mu farklı yani?) [/COLOR]

f- Allahın nezdinde hırsızlığın cezası hırsızın elini kesmektir. Kuran 5/38.  insanlara kendi sosyal konularında bile cezalar yağdırır.
Bugünkü medeni hukuk bile hırsıza el kesme cezası vermezken, insan bile birbirine acıyıp bu kadar gaddar bir ceza vermezken, Allah böyle bir cezayı insanlara layık görür.
[COLOR=“Red”](doğru onlar ceza verirken değil çalarken keserler..) [/COLOR]
Halbuki Alemlerin Yaratıcısı nezdinde hırsızlık diye birşey yoktur, [COLOR=“Red”](nasıl yani!) [/COLOR]çünkü Yaratıcımız tüm nimetlerini karşılıksız, bedelsiz, parasız olarak insanlara sunmuştur, hala sunmaya devam eder. Bedava olarak sunduğu bu nimetlerden, hava, su, bitkiler, balıklar, hayvanlardan bir ücret talep etmezki ortada bir hırsızlık olsun ve cezası olsun.[COLOR=“Red”](elbette hırsızlık insanlar arasındadır..tersini söyleyen mi oldu?) [/COLOR]  
İnsanlar sahip oldukları bedava verilmiş nimetlerin farkına varmazlar, onları sahiplenirler, kıskançlık ve açgözlülük yaparlar.[COLOR=“Red”](yani hırsızlık?) [/COLOR]
Bu dünyada insanların kendilerini ilgilendiren konularda akıllarını kullanarak kendi yasa ve düzenlemelerini kendileri yaparlar, uygularlar. Verdiği akıl gereği Yaratıcımız insana bu dünyada akılla becermesi gereken eylemlerden ötürü bir emir vermez, bir ceza vermez.[COLOR=“Red”](pek tabi ki bizim mizanımıza,yargımıza bıraktığı kısımlar da vardır..ancak bunları yaparken ölçü ve kısas alınacak ana kuralları bildirmiştir....zira eğer tümüyle bizim aklımıza havale etseydi...kıtlığımızla haksız yargılara varacak ..adaleti sağlayamayacak...ve toplumu zedeleyecektir...nitekim şu an insan bazlı sistemlerin bir çoğunda kısas diye bir hak yoktur...ve bu da bir yığın adaletsizliklere ve hoşnutsuzluklara neden olmaktadır..) [/COLOR]

g- Kuran 8/65 'de Allah ''Ey Peygamber, insanları savaşa özendir'' diye emreder. 23 ayrı yerde de savaşmayı, cihad etmeyi tavsiye eder.[COLOR=“Red”](ama kimlerle?) [/COLOR]
2/190, 2/193, 2/216, 2/244, 4/71, 4/74, 4/76, 4/84, 8/39, 8/60, 8/65, 9/14, 9/24, 9/29, 9/36, 9/38, 9/41, 9/73, 9/111, 9/123, 25/52, 57/10, 61/4, 66/9,
Halbuki doğadanda kolayca anlayabileceğimiz gibi Alemlerin Yaratıcısının düzeninde savaş yoktur, barış, bereket ve merhamet vardır. Alemlerin Yaratıcısı savaşın demez, savaşa özenmelerini istemez. Savaş ve kargaşa din tüccarlarının uyduruk dinlerinin can damarlarıdır. Savaşmak kötü insanların, kendini geliştirememiş, aklını yeteri kadar kullanamayan cahil insanların, katil ruhlu insanların eylemleridir.[COLOR=“Red”](seninle savaşanlarla savaş diyor...suçsuz zararsız kimselerle savaştırdığı yok...oysa senin o kur'an süzgecinden geçirmeden iman ettiğin doğa ayetlerine bakarsak... yavrusunu yiyen balıklar mı desen..sürüye saldırıp koyunları boğup boğup bırakan kurtlar mı desen....peki hangisi seni şiddetten ve savaştan men ediyor söylesene?) [/COLOR]

h- Kuran 16/71 Allah rızıkta kiminizi diğerlerine üstün tutmuştur. Üstün kılınanlar, emirleri altında bulunanların rızıklarını vermezler. Oysa rızıkta hepsi eşittir. Allah'ın nimetini bile bile inkar mı ediyorlar? Allah rızık dağıtımında adaletsizlik yapar, hem rızık dağıtımında kimilerini diğerlerine üstün tuttuk der, hemde rızıkta hepsi eşittir der.
Halbuki Alemlerin Yaratıcısı her türlü nimeti herkese eşit ve adaletli dağıtmıştır. Adaletsizliği, kıskançlığı, tembelliği, sınır kavgalarını, parayı, mülk çoğaltmayı, açgözlülüğü sayesinde insanların bir kısmı diğer kısmına üstünlük taslarlar. [COLOR=“Red”](tembelliği sayıyorsun çalışkanlığı saymıyorsun niye?..işte Allah bu ve benzeri bir çok sebeplerle birbirinden üstün kılmıştır) [/COLOR]İnsanlar birbirine parayla zulm ederler. Parayı, saltanatı, hazineleri, altın ve pırlanta gibi madenleri kıymete dönüştüren insandır, Yaratıcı değil.Kendi yarattığı parayla Yaratıcının bedavalarını diğer insanlara parayla satanda yine insandır[COLOR=“Red”](bu sınavın baş aktörü insandır..insanın değerleri üzerinden çevrilir bu sahneler...mesela hayvanlar konuşmazlar ama insanlar konuşurlar...Yaratıcı kitabında malı mülkü parayı pulu övmemiş tersine hep yermiştir....kimini kimine göre varlıklı kılması insanların performans farklılığı ya da başka unsurlar yüzündendir ...bu da bu komplike sınavın parçasıdır...fakirleri isyankàrlıkla...zenginleri azgınlıkla dener..kimin ne şekilde bir sınavı kaldıracağını en iyi bilen O'dur..O kusursuzluğun sahibidir...elbette yaratacağı sınav da böyle olmak zorundadır...bizse kısır aklımızla kusurlar gördüğümüzü sanmaktayız.. işte bütün olay bundan kaynaklanmaktadır....peki senin inandığın yaratıcı neden kimini kurak bir yerde fakir bir adamın çocuğu olarak dünyaya getirirken kimini zengin bir adamın çocuğu olarak dünyaya getiriyor?..senin anlayışınla hani adalet eşitlik nerde?) [/COLOR]

ı- Kuran 3/4, 15/79 'da Allah öç alandır, intikam alıcıdır, tıpkı insanlar gibi.
Halbuki Alemlerin Yaratıcısı öç alan ve intikam alan değildir. Öç almak, intikam almak insan özelliğidir.[COLOR=“Red”](intikam duygusunu Yaratıcıya yakıştıramazken..yine bir insan duygusu olan sevgiyi doya doya yakıştırıyorsun..sen şu doğaya bakarak mı buluyorsun Yaratıcının vasıflarını yoksa çıplak aklınla mı?...eğer doğa diyorsan git istanbul gültepeye burada bir deli kedi varmış de..sana göstersinler onu....gözlerinin önünde yavrularını parçalayan köpekleri gördüğü günden beri her gördüğü köpeğe saldırıyor...çünkü yavrularının intikamı için..hakeza kargalarda da böyle bir intikam duygusu vardır...Yaratıcı da ancak kullarının intikamını almaktadır...zira O'na zaten kimse bir zarar veremez) [/COLOR]

Bunlardan sonrada hala anlamayıpta,  tanrınızın merhametinden, bağışlayıcılığından bahsedebilirseniz, pes doğrusu... Verilen aklınıza yazık ediyorsunuz....

SAVAŞIN VE ÖLDÜRÜN
- Her ne şekilde olursa olsun savaş yasaktır, savaşmayın.
- Birbirinizi öldürmeniz, birbirinizin kanını dökmeniz yasaklanmıştır.
- Sadece size saldırıldığında savaşmanıza izin verilmiştir, sadece savunma savaşı yapabilirsiniz.
Kuran'ın benim kadar kafası çalışmıyormuydu, niçin yukarıdaki gibi açık, net ve tek cümlelerle bu işi beceremezde[COLOR=“Red”](maalesef açık net dediğin cümlelerin çelişki içerisinde..birinde her ne olursa olsun savaşmayın derken..diğer cümlende size saldırılırsa savaşın diyorsun...olmuyor!) [/COLOR]

Kuranda tam 10 ayrı yerde savaşın der. 2/190, 2/193, 2/244, 4/76, 8/39, 9/12, 9/14, 9/29, 9/36, 9/123,
Tam 4 ayrı yerde bulduğunuz yerde öldürünün der. 2/191, 4/89, 4/91, 9/5, 33/61
8/65'de 'Ey Peygamber insanları savaşa özendir' der.
[COLOR=“Red”](bak bunları da der :
(8/61) "Eğer onlar barışa eğilim gösterirlerse, sen de ona eğilim göster ve Allah'a tevekkül et. Çünkü O, işitendir, bilendir".
(4/90)"Ama onlar sizi bırakır, savaş açmaktan vazgeçer ve barış teklif ederlerse, Allah onlara zarar vermenize müsaade etmez."
neyin kaç kez tekrar edildiğinin ne önemi var...bildirilmek zorundadır bildirilir...savaşmayı gerekli kılan sahneler maalesef  daha fazla olmuştur bu yüzden barıştan daha fazla söz edilmiştir doğaldır...önemli olan kaidelerdir...savaş sözcüğü barış sözcüğünden bilmem kaç kez fazla geçiyor diye kimse haksız yere ya da barış teklif eden birilerine savaş açmaz..bu ancak senin saçma sapan mantığındır) [/COLOR]

Bunları yeryüzünü iyilik ve barış üzerine yaratan bir Yaratıcı vaaz etmez, bunları Alemlerin Yaratıcısı vaaz etmez. Bunları ancak ve ancak batıl ilahlar vaaz ederler, batıl ilahlar insanlar için barış arzu etmezler. Onlar sadece din tüccarlarının savaş, kaos ve kan malzemeleridir.[COLOR=“Red”](zaten özendirdiği bu savaşlar barış içindir...insanların fravunlar tarafından sömürülmesine...yalancı din tüccarları tarafından saptırılmasına karşıdır...buna rağmen haksız yere savaş açılmaz..ondan önce Yaratıcının önerdiği sistem/din insanlara ulaştırılır..ama buna engel olunursa iş değişir...ki bu özgürlüğe engel olup sınavın adaletine zarar vermektir...suratımıza vurana diğer suratımızı da dönmemiz bize her ne kadar kutlanası bir davranış gelse de..bununla başka suratlar da zarar görecektir...işte bu yüzden Yaratıcımız haksızlığa boyun bükmemizi men etmiştir!) [/COLOR]



3.Dinsel açıdan uygulamakla yükümlü olduğumuz yegâne kaynak olarak Kuran’ı kabul etmekteyiz. Zira sorumlu olduğumuz tek varlık Tanrı’dır.

Nasıl bir Kuran? Ne olursunuz en büyük nimetiniz olan aklınıza yazık etmeyin.... Böyle bir kitap Yaratıcının kitabı olabilirmi?

KURAN

Diğer sözde kutsal kitaplar gibi Kuran'da insan yazmasıdır, çelişki ve tutarsızlıklarla, uydurma mucizelerle ve yalan tarih bilgileriyle doludur.
Kuran Yahudi din tüccarları tarafından %80 oranında Tevrattan kopye edilerek hazırlanıp insan aklının utanç duyması gereken örneklerlerle dolu hadis yalanlarıyla desteklenerek sultanlar tarafından uygulanmıştır.[COLOR=“Red”](biz inanıyoruz çünkü bu bilgilerin O her şeyi bilen tarafından bildirildiğine inanıyoruz...peki sen bu sözcükleri böyle eminvari bir şekilde söyleyebilecek bilgilere nerden ulaştın...gözlerinle mi şahit oldun?) [/COLOR]
Kuran Tevrat'ın çeki düzen verilmişidir. Tevrat'ta tamamı yalan ve uydurma olan peygamberlerin atmasyon yaşları, detaylı soyağaçları, hikayelerin ince detayları, detaylı tarih-zaman bilgileri, Yaratıcıyla ve meleklerle alaycı konuşmalar Kuranda yapılmaz, fazla detay verilmeden konular geçiştirilir. Bunun yanında Kuran çok sayfalı kitap imajı vermek için aynı şeyleri tekrarlar durur.[COLOR=“Red”](yani ne oldu da tevratta ki incildeki saçmalıklar kur'ana dahil edilmedi?..”la bunlar daha akıllı adamlar..yediremeyiz biraz daha ufak atalım"mı dediler yani?) [/COLOR]

Kuran çelişki ve tutarsızlıklarla doludur.
Kuran bir taraftan Yaratıcı her türlü benzetmelerden, tanımlamalardan, nitelemelerden uzaktır derken diğer taraftan da Yaratıcıyı defalarca şu kelimelerle tanımlar :
lanet edici, azaplandırıcı, ceza veren, intikam alan, insana nefesinden üfleyendir, ateşe atandır, insanı yeryüzüne halife olarak atayandır, rüya öğreten, zırh yapmayı öğreten, ilim öğreten, isimleri öğretendir.[COLOR=“Red”](bu saydıkların yaptığı işlerdir...benzetmekle ne alakası var?..benzetme dediğin şey konuşması değil bizim gibi konuşmasıdır...duyması değil bizim gibi duymasıdır...bilmesi değil bizim gibi bilmesidir..işte O sonsuz iradeye kısıtlı insan iradesine benzetme budur ve kınanan şey de budur..yine O nitelemelerden uzaktır diye bir şey geçmez..O yakışıksız nitelemelerden uzaktır şeklinde geçer...niteliksiz bir varlık olur mu?...tam tersine o en üstün ve yüce niteliklerin sahibidir) [/COLOR]

Kuran Yaratıcı için bir taraftan bağışlayan, affeden, merhamet eden derken, diğer taraftan cezalandıran, affetmeyecek olan, azap edecek olan der.
Aynı kimlik içerisinde bu kadar tezatlık, bu kadar tersine yakıştırmalar ve tanımlamalar sadece insan ürünü kutsal kitap safsatalarının özellikleridir.[COLOR=“Red”](şu samimiyetine bak yuh sana! bir sıradan insan bile hem affedicilik hem de azap edicilik vasfını taşıyabiliyorsa Yaratıcı mı taşıyamayacak? kızgın insan vardır..neşeli insan vadır..çünkü bir özelliği diğerine göre daha ön plandadır...bu ise kısır insana has bir dengesizlik unsurudur...işte Yaratıcının böyle bir niteliği yoktur...o taşıdığı her vasfı sonsuz miktarda ve en mükemmeliyle taşır...azabını hak eden sonsuz azabına...bağışını hak edense sonsuz bağışına kavuşur..) [/COLOR]

2/30
Yaratıcı meleklerle sohbet esnasında yeryüzünde bir halife yaratacağım dediğinde demekki daha insanoğlu yaratılmamıştır. Daha insan ortada yokken, daha insan yaratılmamışken melekler nasıl oluyorda insanın bozguncu olduğunu söyleyebiliyorlar, nereden biliyorlar?
Ayrıca, Yaratıcının halifem dediği insana melekler hangi hakla ve sıfatla bozguncu diyebiliyorlar?
İnsan Yaratıcı tarafından bozguncu olarak yaratılmamıştır, insan iyilik üzere yaratılmıştır. İnsan yeryüzünde bozgunculuğu kendisi yapar ve kendisi bulur.[COLOR=“Red”](onlar başkası yapıyor demiyorlar zaten..insan yapar diyorlar sen de bunu kabul ediyorsun....elbette ki Yaratıcı bozgunculuk yapsın diye yaratmamıştır....melekler tabi ki Tanrının bildirmediği gaybı bilemezler...ama 'temsilci'/halife ile kastedilen şeyi anlamışlardır....zira temsilci demek boyutu ve konumu içerisinde imtiyaz sahibi olarak  birisinin yetkilerini kullanacak kimseye denir...bu da en başta iradedir...meleklerin ki bir öngörüdür..ama netice de bu öngörüleri bütünüyle tutmuş da değildir...az da olsa bir kısım halife bu bozgunculuğa ve isyana girişmemiştir...işte o bilemedikleri mevzu da budur) [/COLOR]

5/18 , 18/17
Allah dilediğini bağışlar, dilediğine azap verir, dilediğine doğru yolu gösterir, dilediğini saptırır.
Akıllara zarar bir ayet, Yaratıcı nasıl böyle tanımlanabilinir, nasıl Yaratıcıya bu kadar büyük hakaret edilebilinir. Ne olur biraz akledin, ne demek bu laflar.
Ne kadar büyük bir tenakuzdur bu. Eğer Yaratıcı böyle yaparsa insan niçin bu dünyaya geldi, cennet ve cehennem niçin var o zaman. İnsan robot olarak yaratılmadı, insan çalıştırması gereken aklıyla bu dünyada ve ölüm sonrasında azabıda ferahlığıda kendi kendisine verir. Yaratıcı insana bu dünyada ve ölüm sonrasında ceza ve mükafat vermez. Bu kadar yanlış Yaratıcı tanımlamalarıyla beyinleriniz düşünme melekesini kaybetti tabii.[COLOR=“Red”](yine aynı mevzu..O her şey elinde olanın izni dahilinde olan her şey aynı zamanda O'nun birer dileği olmuş olur..zira O dilemeden bizler hiç bir şey dileyemeyiz....çünkü mutlak irade/ilah olan O'dur bizler değil) [/COLOR]

30/20, 55/14
Yaratıcı insana nasıl bir maddeden yaratıldığının bilgisini vermemiştir, bu Yaratıcının sırlarından biridir. Ama Kuran hem ahkam kesmek ister hemde bir yanlışlık yapmamak için herşeyi birbirine karıştırır,. Toprak ve su üretkendir, canlıların çoğu bunlardan yaratılmıştır ve bunu gözardı edemez, bir taraftan da insan meniden çoğalıyor bunuda söylemesi gerekiyor...
Her canlıyı su'dan yarattık der. 21/30, 24/45, İnsan'ı balçıktan/topraktan yarattık der. 15/26, 15/28, Hemde meniden yarattık der. 53/45-46, 56/58-59,
Kuran bir türlü karar veremez insanın neden yaratıldığına 18/37, 22/5, 35/11, 40/67[COLOR=“Red”](sen o zaman şunun cevabını ver haydi:meniden mi yaratıldın..meniyi meydana getiren yiyeceklerden mi...yoksa o yiyeceklerin çıktığı topraktan mı?..eğer hepsi de doğru diyorsan demek ki Yaratıcı az bile saymış) [/COLOR]

2/190 da Sizinle savaşanlarla Allah yolunda savaşın, aşırı gitmeyin; doğrusu Allah aşırı gidenleri sevmez diyen Kuran hemen devamında 2/191 de onları yakaladığınız yerde öldürün der. Hemen devamı 2/192 bağışlayıcıdır, merhamet edendir der, yine devamında 2/193 de din Allahın oluncaya kadar çarpışın der. Aklı olan bu 4 ayeti ard arda okuduğunda ne düşünebilir?
Biraz düşün yahu, Yaratıcı böyle bir yanlışlık yaparmı? Yaratıcının güneş gibi, ay gibi, hava, yıldızlar, bulutlar gibi ayetleri dururken böyle akıllara zarar ayetler vaaz edermi?
[COLOR=“Red”](hadi okuyalım bakalım alt alta:
190-SİZE savaş açanlara karşı Allah yolunda savaşın, ama (amacınızı aşıp) saldırganlık yapmayın; doğrusu Allah saldırganları sevmez.[COLOR=“Red”](sizinle savaşmış olan kimselerle savaşın diyor ama sınırı aşmayın..nedir örneğin: işkence, yaşlı kadın cocuklara saldırmak,  vs. ) [/COLOR]
191-Onları karşılaştığınız her yerde öldürün ve sizi sürdükleri yerden siz de onları sürün, zaten zulüm ve baskı, öldürmekten daha kötüdür. Onlar size savaş açmadıkça Mescid-i Haram civarında onlarla savaşmayın; ama eğer sizinle savaşırlarsa onları öldürün; hakikati inkar edenlerin cezası böyle verilecektir.[COLOR=“Red”](yine savaşın ve öldürün diyor kim bizimle savaşanlar) [/COLOR]
192-Ancak vazgeçerlerse (siz de bırakın), unutmayın ki Allah çok affedicidir, rahmet kaynağıdır[COLOR=“Red”](teslim olurlarsa ..haksızlık yapmayacaklarını...ve en önemlisi de Yaradanın sistemiyle/diniyle halkın arasına girip engel çıkarmayacaklarsa savaşmayın) [/COLOR] .
193-O halde, artık zulüm ve baskı kalmayınca ve yalnızca Allah'a kulluk edilinceye kadar onlarla savaşın; ancak vazgeçerlerse, (bilinçli olarak) zulüm işleyenlerin dışındakilere karşı tüm düşmanlıklar sona erecektir.[COLOR=“Red”](zulum ve baskı..yani Yaradanın gerçeklerini halklarına bildirmemize engel olma durumu ve Yaratıcın dini/sistemi hakim olmama durumu devam ettiği müddetçe savaşmaya devam edin...ve yine vazgeçerlerse siz de vazgeçin...
neresi çelişkili...cımbızları at elinden olduğu gibi oku...ve de en önemlisi samimiyetle oku!) [/COLOR]


Kuran alay edercesine Allahın yeryüzünü nasıl yarattığı, kaç günde yarattığını karşılıklı sohbetle aktarır. Dağlarla ve göklerle sohbet ettirir.
Bunların hiçbirisinin bilimsel değerleri yoktur. Kafadan atma, yalan bilgilerdir. Günlerde de hesap hataları vardır.
Kimi yerde Kuran'da Yaratıcı 7 ayrı ayette gökleri ve yeri 6 günde yarattığını söyler. Ama bir başka yerde tek tek hesap yapıldığında bu rakkam 8'e çıkar.
7/54, 10/3, 11/7, 25/59, 32/4, 50/38, 57/4[COLOR=“Red”](öncelikle kur'an bilimsel bir kitap değildir...edebi bir üslub içerir..ve bilinmesi gerekeni bilinmesi gerektiği kadarıyla ..tasvirler ve misaller getirerek açıklar...örneğin; "biz bu kitabı dağa yükledik de kabul etmedi" der...kitabın ağırlığını anlatmak için misal verilir..yoksa gerçekten de dağlarla böyle bir diyaloga girmiş değildir…bunu en odun kafalı bile anlar..anlamak isterse!) [/COLOR]


31/19 ''Seslerin en çirkini eşeklerin sesidir.''
Ne olur biraz düşün Yaratıcı kendi yarattığıyla ilgili böyle bir cümle sarfedermi? Neye göre eşşek sesi en çirkindir? Yüzyıllardır kandırılıyorsun, uyutuluyorsun, ne olur uyan ey müslüman.[COLOR=“Red”](bak yine aynı şey.. O bizim harflerimizle..bizim gerçeklerimizle bize seslenir..bir çok yerde "size sizden örnekler veriliyor" der...bizim dünyamızda bülbülün sesi mi güzeldir eşeğin sesi mi çirkindir.. önemli olan da budur..yoksa Yaratıcı sesten duymaktan da münezzehtir...ihtiyacı yoktur bunlara) [/COLOR]

2/260 Allahın İbrahimle sohbeti : - Göster bana ölüleri nasıl diriltiyorsun? - Yoksa inanmıyormusun? - Kuşlardan dört tane al her dağın üstüne birer tane koy.
Ne olur aklınızı başınıza devşirin. Güneşin sahibi, gecenin-gündüzün, yıldırımların, şimşeklerin sahibi Yaratıcımız İbrahimle sohbet etmez. Büyük küfür içerisindesiniz ne olur vazgeçin.[COLOR=“Red”](bunu güneşe bakarak mı söylüyorsun yıldırımlara bakarak mı?..hangi mantığa dayanıp bunu söylüyorsun?...yoksa bunu sana içinde ki gizli bir ses mi söylüyor? ) [/COLOR]


4/125 Allah İbrahimi arkadaş/dost edindi.
İnsan da Yaratıcının bitki ve hayvanlar gibi yarattıklarından birisidir. Verilen en büyük nimet olan aklını kullanarak yaşaması için bu dünyaya getirildi. Yaratıcı nezdinde tüm insanlar eşittir. Yaratıcı birilerini seçipte onlarla arkadaşlık veya dostluk yapmaz. Yaratıcı insan değil. Dost edinmek, arkadaş edinmek insan özellikleridir, Yaratıcı insana benzemez. [COLOR=“Red”](dostluğun insana has olduğunu da uydurdun....dostluk sevginin bir ürünüdür... sen değil misin bu kainatın bir sevgi eseri olduğunu söyleyen?... sevgi karşılıksız oluşmaz..birisinin dediklerini ya da hoşlandıklarını yaptığın zaman sevgisini kazanırsın...söyle biri var ki insanlara yardım ediyor ve yararlı işler peşinde koşuyor..biri de var ki insanlara kötülükler ediyor..zararlı işler peşinde..senin inandığın Yaratıcı her ikisine de aynı sevgiyi mi besliyor yani?) [/COLOR]


33/36-37
Güneşin, ay'ın, bulutların, havanın, fırtınaların sahibini ne hale getirdiniz ne olur biraz akledin Ey insanlar. Yaratıcımız enim konum peygambere evlatlığının karısıyla ilgili evlendirme düzenlemeleri yapıyor. yahu böyle şeyler insanların kendi aralarında yapıp hallettikleri meselelerdir, bunları bir Yaratıcı insanlara vaaz edermi?[COLOR=“Red”](o seçilmiş insan ile tüm insanlığa düzenlemeler getiriliyor...bu gün o peygamberin yaptıklarını yapmaya çalışan milyonlarca insan var...senin asıl derdin Yaratıcının insana yol göstermesini ve yaşamında müdahil olmasını anlayamamak...insanı başıboş bırakarak kapa karanlık ve şaşkın bir şekilde bu yarattığı sınava bırakmasını..O sevgi dolu Yaratıcıya nasıl layık görüyorsun?..akıl verdi diyorsundur şimdi...peki hani?...sana göre uydurma olan şu kitaplara tabi olmuş milyonlarca akıldan mı söz ediyorsun?..kendi kendine çelişme!) [/COLOR] )


Herşeye gücü yeten, herşeye muktedir olan, sonsuz güç ve azamet sahibi Allah ne hikmetse;
- bir hırsıza cezasını kendisi veremez ve ellerini kesmesi için insanı vekil kılar, 5/38
- zina edenlere hadleri uygulamayı kendisi beceremeyip bu yetkisini insana verir, 24/2
- müşrikleri öldürme işini kendisi beceremez, bu işle insanı görevlendirir, 9/5
Yaratıcı kendisine inanmayana, Yaratıcı Muhammede inanmayana, Yaratıcı İslama inanmayana ceza vermeyecektir. Yaratıcının direkt olarak cezasına maruz kalacak olanlar : Yaratıcı adına kanunlar yaratıp insanları sömürenler, Yaratıcı adına cezalar üretenler, Yaratıcı adına cezaları insanlara uygulayanlar, Yaratıcı adına insanları katledip öldürenlerdir, çoook ama çook yazık onlara ki yine kendi yarattıkları cehennemlerinden hiç çıkamayacaklar.[COLOR=“Red”](sen neyi savunuyorsun neyi inkar ediyorsun yahu.. kendi kendine çelişip duruyorsun! az evvel Yaratıcı kimseye azap vermez insanlar kendi kendini cezalandırır diyen sendin...şimdi ise kalkmış hem niye Kendisi cezalandırmıyor diyorsun..sonra bu da yetmiyor tekrar bir çelişkiye daha düşerek "Yaratıcının direkt cezasına maruz kalacaklar.."diye bir laf ediyorsun...sen ne diyorsun be adam!) [/COLOR]   

58/3-4
""Kadınlardan zıhâr ile ayrılmak isteyip de sonra söylediklerinden dönenlerin karılarıyla temas etmeden önce bir köleyi hürriyete kavuşturmaları gerekir. Size öğütlenen budur. Allah, yaptıklarınızdan haberi olandır.
(Buna imkân) bulamayan kimse, hanımıyla temas etmeden önce ardarda iki ay oruç tutar. Buna da gücü yetmeyen, altmış fakiri doyurur. Bu (hafifletme), Allah'a ve Resûlüne inanmanızdan dolayıdır. Bunlar Allah'ın hükümleridir. Kafirler için acı bir azap vardır.""
Ne olursunuz birazcık düşünün yahu... Nedir bu olanlar, nedir bu kadar hakaret ve zulüm. Bir erkeğin karısını annesine benzetmesiyle kadının ona haram olması. Sonra bu haram olma işinin tekrar düzeltilmesi için yapılması gerekenlere bir bakın ve hele hele bunları Yaratıcının vaaz ettiğini bir düşünün... Ne olursunuz aklınızımı kaybettiniz, insaf yahu... O fırtınaların sahibinin, o yıldırımların sahibinin yaptığınız bu hakaretler karşılığında sizi topyekün helak etmediğine biraz şükredip aklınızı başınıza devşirin ne olursunuz...[COLOR=“Red”](zihar; yani annem kadar haramsın deyimi o kültürde 'seni boşadım' sözcüğünün en sert ve keskin ifade şeklidir...biz bunu dilimize her ne kadar yumuşak kaçsa da 'seni boşadım' olarak çevirelim...bir insanın eşine bu ifadeyi kullanması ya onu boşamak istediği ya da böyle bir psikolojiye ulaştığını anlatır.. ki eşi de zaten bunu böyle anlayacaktır..ve haliyle bu ifadenin kullanımıyla birlikte eşler arasında bir boşanma havası hakim olacaktır...işte yüce Yaratıcımız bu hükmüyle hem bu ifadenin kullanılmasını güçleştirerek..eşler arasında böyle bir psikolojinin doğmasını engellemekte....hem de kullanılması durumunda...bu bedelin ödenmesiyle de o kişinin evliliği sürdürme isteğini eşine güçlü bir şekilde kanıtlaması sağlanmaktadır...yine bununla birlikte köleliği kaldırmaya da teşvik etmekte..ve yine aynı zamanda ağzımızdan çıkan sözcüklerden sorumlu olduğumuzu da bize hatırlatmaktadır…yeter mi?) [/COLOR]

Kuran 6/112
Bu ayet Yaratıcıya ve onun sistemine küfürdür.
Yaratıcı insanlara ve peygamberlere musallat etmek için cinler ve şeytanlar yaratmamıştır, yaratmaz. Böyle bir şey, Yaratıcının düzenine terstir. Şeytanı Yaratıcı yarattı demek ve buna inanmak Yaratıcıya küfürdür.
Ey akıl sahibi insan biraz düşün ne demektir bu cümle. '' Rabbin dileseydi bunu yapamazlardı''. Demekki Rabbin diliyorda yapıyorlar.
Kuran'da Yaratıcıya sık sık atfedilen bu tür cümlelerle bambaşka bir Yaratıcı imajı yaratılıp işin içinden çıkılamaz hale getiriliyor, bu içinden çıkılamazlar çoğaldıkçada düşünmek rafa kaldırılıyor, madem herşey Allahın takdirinde, madem şeytan Yaratıcının izniyle dünyanın sonuna kadar insanları kandırmakla görevli gibi yanlış beyin yıkamalarla insanlar miskinlik ve küfrün içerisinde yüzüyor.[COLOR=“Red”](cümle kuruşunda bile meymenet yok...şu dediğin laflara bak..neymiş ters olan..yaratıcının kötülüklere izin vermesi mi?..sen yoksa Yaratıcıya inandığını söyleyen bir ateist misin ha?..sen aklını mı kaçırdın!...ne demek yani şimdi O'nun izni dahilinde olmuyor mu diyorsun sen bunca kötülükler ve zulümler?..hàşà O engellemek istiyor da gücü mü yetmiyor?...O şeytanı yani isyankàr dürtüleri yaratmasaydı neyin sınavını verecektik söylesene?bu müddetler verilmeden nasıl gerçekleşecek bu yüce eleme?sen yalnızca atıyorsun!..en miskin tarikatlarda bile madem şeytan Yaradanın takdirinde hadi ona uyalım diye bir anlayış yoktur..bunu ancak senin gibiler uydurur!) [/COLOR]

9/36 Sene içerisindeki ayların sayılarının Allaha göresimi olur be hey cahiller. Günlerin sayısı, haftaların sayısı, ayların sayısı bunların hepsi insanın ihtiyaç duydukça kendisinin bulup takvim haline getirdiği zaman belirleme araçlarıdır. Yaratıcı bana göre ayların sayısı 12 dir diye bir şey söylermi, böyle bir cümle kurarmı? Ne olur bırakın artık böyle Yaratıcı imajlarını, Yaratıcı insan değildir, Yaratıcı arkadaşınız değildir, Yaratıcı dostunuz değildir.
Yaratıcı bir bilinmeyendir, yaratılanlardan akledilerek ulaşılıp kavranmaya çalışılandır. Ölüm sonrası tanıyacağımız ve sistemine kavuşacağımız sonsuzluklar, bilinmezlikler ve sırların sahibidir.[COLOR=“Red”](O bunu iş olsun diye değil..bu takvimlerle ihtiyacımız olan düzenlemeleri yapmaktadır...O'na bu cümleleri yakıştıramamansa ancak senin hevanın ve kıt aklının eseridir...yani hiç bir dayanağı yoktur...zaten sen O'na hiç bir cümleyi de yakıştırmıyor..Yaratıcı insanlarla iletişim kurmaz diyorsun...ve O'nun için  bilinmeyendir deyip O'nun hakkında bilgiçlikler taslıyorsun...çeliş bakalım çeliş ….daha çok çelişeceksin!) [/COLOR]


2/31 Ve Ademe bütün isimleri öğretti, 2/239 Bilmediğiniz herşeyi öğreten Allah, 5/4 Allahın size öğrettiği üzere, 12/21 rüyaları nasıl yorumlayacağını öğrettik,
18/65 ilim öğrettiğimiz kullarımız, 21/80 ona zırh yapmayı öğrettik, 55/1 Kuran'ı öğretti, 55/4 Konuşmayı öğretti.
Yaratıcı kitapların anlattığı gibi bir öğretmen değildir. Öğretmek insani bir sıfattır, Yaratıcı öğretmez. İnsana eşyaların isimlerini, bilmediği şeyleri, rüya yorumlamayı, ayların sayılarını, seks yapmayı, nasıl evleneceğini, boşanacağını, zırh yapmayı, miras taksimini, konuşmayı ve bunun gibi binlerce kutsal kitap safsatalarını öğretmez. Herşeyin doğada örnekleri var, insan bunları ihtiyaç duydukça aklını çalıştırarak bulmuştur. İnsan bunun için yaratılmıştır, yoksa herşeyi Yaratıcı öğretmiş olsaydı insana akıl vermesinin bir manası olmazdı.
Ateşi, suyu, toprağı Yaratıcı yaratmıştır fakat insan onları bulup kullanmayı keşfetmiştir.
[COLOR=“Red”](attığınız zaman siz atmadınız Allah atmıştır...yine aynı konu...külli iradenin tezahürüdür tüm bunlar...sebeplerin sebebidir O..her şeyin ilk sebebidir...yapılan her iş O'nun hükmünde..O'nun izninde..yani sonuç olarak O'nun eseridir...işte cehennemin sonsuzluğu da bu yüzdendir....düşün ki şu işlenen zulümler O'nun sahnelerinde ve O'nun bahşettiği imkanlarla işlenmekte...yani nihai anlamda O sebep olmuş olmakta) [/COLOR]

Kuran bugün modern bilimin ispatladığı bazı konularda da yanlış bilgi vermekle Yaratıcıyı küçük düşürür.Yaratıcının yarattıklarıyla ilgili yeterli bilgisi olmadığı imajını verir.
- 86/7 meni insanın bel ve kaburgaları arasından çıkmaz. Testislerde, prostat bezleri, meni kesesinde oluşur ve bunlar vücudun arkasında değil, önündedir.
(açıkçası bu konuda pek bir bilgim yok…ben bildiğim ve yargılayabildiğim temel konularda yargımı yapıp O’na her şeyimle teslim oldum..didik didik her sözcüğünü sorgulamanın beni aşacağını düşünüyorum.. dediğim gibi O kusursuzluk sahibinden olduğunu..ve modern dediğin bu bilgilerse kısır insandan olduğuna göre..elbette ki yanılanın insan..doğrusunu söyleyenin O olduğuna inanmaktayım…bunun doğruluğunu ise ama bu gün görebilirim ama yarın..bu benim için sorun değil..
Yine de bu konu ile ilgili bulabildiğim bir bilgiyi paylaşmak isterim… doğru yada  yanlış:

Erkeğin testislerinde ve kadının yumurtalıklarında bulunan hücreler, cenin aşamasında iken, ana babanın sırt bölgesinde bulunur. Daha sonra bunlar omurga kemikleri ile sırt kemiklerinin başlangıç yerleri arasından sırttan çıkarlar. Yumurtalıklar rahmin yanında pelvise doğra giderken testisler sıcaklığın daha az olduğu skrotuma (torbalara) ilerler. Aksi takdirde canlı sperm üretiminde başarısız olur ve yolculuğunu tamamlamazsa kansere dönüşmeye maruz kalır.
“O, omurga ile göğüs kemikleri arasından çıkar” tabiri, neslin ortaya çıkış sürecini tarif etmek için yeterlidir. Takdir etme, güç yetirme, en güzel ve en sağlam biçimde yaratma şeklinde yaratılışa delalet eden tüm hadiseleri ihtiva eder. Öncelikle omurga ve göğüs kemiklerinin arasındaki bölgeden kesin olarak yerleşeceği bölgeye kadar zürriyetlerdeki başlangıçlarda yaratılıp karındaki iç organlardan ayrılıştan itibaren ana babanın doğumuna, erişkinlik çağına gelip evlenmelerine ve yeni bir nesil yaratılmasına değin her şey bu ifadede yer almaktadır. İnsan nesli terkibi bakımından henüz yok sayılabilecek spermden, meniden yaratılır. Ancak bu meni canlıdır, yumurta ile birleşmek için kendiliğinden fışkırır. Sperm ve yumurtanın birleşmesinden embriyo meydana gelir. Meydana gelen yeni canlıda da aynı işlev yani “çıkma fiili” devam eder. Böylelikle dünyaya gelip gelişmesi için yaratılmakta olan cenin aracılığıyla da nesil devam ettirilmiş olur. Ancak doğup gelişen insan kendisini yaratandan gafil olur. Her bir insanın serüveni olarak bu devamlı yenilenen yaratılış güzelliği Alîm ve Hakîm olan tarafından, tüm bu hadiseleri ihtiva eden “çıkma” ifadesi ile anlatılmıştır.
Devamı için:
http://nooran.org/TR/Research/13.htm ) [/COLOR]

- 18/86 insan güneşin battığı yere ulaşamaz, güneşin battığı yer yoktur. Yaratıcı böyle yanlış bir cümle kullanmaz.[COLOR=“Red”](mecazi anlatım sanatını bilmiyorsan öğren) [/COLOR]


9/32 - 61/8
İnsan Yaratıcının nurunu söndüremez, Yaratıcının hiçbirşeyine zarar veremez. Yaratıcı bu dünyadaki nurunu, insanın yaşam yeri olan dünyayı tam ve eksiksiz yaratarak tamamlamıştır. Ölüm sonrası nurunu da ölünce göreceğiz. [COLOR=“Red”](verdiğin ayetlerde de bunu diyor zaten…söndürmek isterler ama nafile) [/COLOR]
Yaratıcının nurundan kasıt İslam'ı yeryüzünde hakim kılmaksa, buna inanmak küfürdür. İslam, Kuran ve Hz. Muhammed hiçbir zaman tüm insanlara hitap edebilecek, tüm halkları kaplayacak, evrensel olabilecek özelliklerde değillerdir. Akledin biraz, Yaratıcıyı bunlarla küçültmeyiniz.[COLOR=“Red”](illa da bu manaya gelecek diye bir kaide yok…bence o gün mekkenin fethi de nurun tamamlanmasıdır…ya da kuranın tamamlanıp korunmuş olması da) [/COLOR]

17/17 Nuh'tan sonrada nice kuşakları/toplulukları helak ettik.
Yaratıcımız bu dünyada insanları günahlarından ötürü helak etmez, lanet etmez, onlara azap vermez. Bu ayet yalandır. Bunu söyleyip buna inanmak Yaratıcıya küfürdür.
Eğer Yaratıcımız bu uydurma dinlerin sürekli tekrarladığı gibi bu dünyada insanlığa karşı lanetçi, helak edici, azap verici olsaydı acaba günümüzde tufandan ve azaptan şimdiye kadar insan neslinin ortadan kalkması gerekmezmiydi, insan nesli azalmıyor aksine çoğalıyor hemde dinlere inanmayanlar gün geçtikçe artarak.[COLOR=“Red”](tam tersine yok olmamış bir medeniyet gösteremezsin…ayrıca yüce Yaratıcı biz gerçeği tam olarak bildirmedikçe hiçbir halkı helak etmeyiz de buyurmaktadır..yani bu dünya da helakı hak edenler bu dünyada…öbüründe hak edenler öbüründe helak edilir ..) [/COLOR]

5/38 Erkek hırsızın ve kadın hırsızın ellerini, yaptıklarına karşılık kesin. Bu Allahın öngördüğü caydırma yöntemidir? Allah güçlüdür, Bilgedir.
Ne olursunuz boğazınıza kadar küfrün içerisindesiniz, akledin ve kurtulun artık. Dünyada yapılan bir hırsızlık için Yaratıcı ceza verirmi hiç? Üstelik güçlü ve bilgedir Allah diyorsun, bilge olan Yaratıcı hırsızın elinin kesilmesinimi emreder, güçlü olan Allah kendisi böyle bir cezayı vermeye muktedir değilde çişini bile tutamayan aciz insandanmı yardım isteyerek ceza verir.
İnsan, yaşantısında ihtiyaç duydukça her türlü kanun ve düzenlemelerini verilen akılla kendisi bulur ve uygular, Yaratıcı insana aklı bunu için vermiştir. Yaratıcı müdahele edecek olsaydı insana akıl vermezdi.[COLOR=“Red”](yine kendi kendine çelişiyorsun …sen bir ceza verdiğinde bunu Yaratıcının senden beklediğine inanmıyor musun?kendi aklınla kanunlar ve düzenlemeler yapmayı kim istediği için yapacaksın?) [/COLOR]

24/35
Allah bu şekilde tarif edilip, benzetilemez. Işıkla, nurla veya kandille benzetme yapılamaz. Yaratıcı her türlü tarif ve benzetmeden münezzehtir.[COLOR=“Red”](öyle ise O’na büyük de diyemeyiz güçlü de..zira bu olgular da şu yaratık dünyamızdan türemiş benzetimlerdir…doğru mu?) [/COLOR]

4/176
Kuran'daki miras taksimi Yaratıcıya küfürdür, Yaratıcıyı adaletsizlikle itham etmektir. Yaratıcı huzurunda tüm yaratılanlar eşittir. Kurandaki miras taksimi din tüccarlarının taksimidir.
Biraz düşün ey insanoğlu. Erkek ve kız çocuğunu doğururken, büyütürken, giydirirken, gezdirirken, oynarken ayrım yapmazsında niçin miras taksiminde yaparsın. Biraz düşün ne olursun Yaratıcımız kadınlarla ilgili böyle adaletsiz bir emir verebilirmi?[COLOR=“Red”](düşündüm ve buldum: erkeğin bakmakla yükümlüğü olduğu bir eşi varken..kadının kendisine bakacak bir eşi vardır) [/COLOR]

Kuran akıldışı, uydurma mucize masallarıyla doludur.
İbrahimi ateşin yakmaması :
29/24, Ateşin ne olduğunu, nasıl meydana geldiğini, nasıl yaktığını, faydalarını ve zararlarını düşün lütfen. Hepsi görüp bildiğin şeyler. Ateş yakar, ancak etkisiz hale getirirsen yakamaz. Nasıl olurda hiçbir zaman olmamış bir hikayeye ateşin İbrahimi yakmadığına inanırsın.
Musanın sihirbazlara cevabı :
Kuran 7/117 ve 20/69 'da Musa'nın karşısındaki sihirbazlara bastonuyla yaptığı nedir? Sihirbazların sihirlerini yutan bir baston!? Sihirbazların oyununa Musa'da bastonu marifetiyle yine sihirle karşılık verdiği halde ayetin devamında sihir yapanlar lanetlenir. Aklını kullanamayanlar bunu Allahın mucizesi diye görürler.[COLOR=“Red”](musanın bastonu sihir değildir.. gerçekten de yılana dönüşmüş ve sihirleri/aldatmaları yutmuştur.. bu Yaratıcının atoma ve moleküllere hükmetmesidir) [/COLOR]
Böyle bir hikayeyi Yaratıcımız Muhammede niye anlatırki? Yaratıcımızın böyle çelişkili ve akılsız bir örnek verdiğine nasıl inanabilirsin? Ne olur biraz düşün ve sorgula?
Kızıl deniz'in yarılması :
Denizler Tsunami tarzı yer hareketleriyle bile yarılamazken, denizlerin yarıldığını kimse görmemişken, işitmemişken, ne olur aklını biraz işlet, bu kadar akıl dolu mucizeler içerisinde Yaratıcımız niçin Musa'nın bastonunuyla denizin yarılması gibi hiç gerçekleşmemiş bir akılsız mucizeye ihtiyaç duysun? Aç gözünü, insan olmanın hakkını ver ve böyle uydurmalara inanarak sahip olduğun en önemli nimetine, yani aklına yazık etme.[COLOR=“Red”](yüce Yaratıcıdır tüm tabiat kanunlarını yaratan..öyle ise bunu tanımama yetkisine ve gücüne de sahiptir…veyahut ta bizlerin bilmediği bir kanunuyla yapmaya) [/COLOR]

Kuran aynı hikayeleri, aynı cümleleri ayrı ayrı yerlerde sürekli tekrar eder.
Sanki bir defa anlaşılamıyormuş gibi Kuran'da birçok cümle değişik yerlerde birçok defa tekrarlanır.
Bu tekrarları saymazsanız 500-600 sayfalık Kuran 50 sayfa tutmaz.[COLOR=“Red”](safha safha inmiştir..ve hangi sahnede hangi cümlelere ihtiyaç varsa onlar kullanılmıştır….kalınlığı bunun yarısı olsaydı şu an ona iman edenler sence etmeyecekler miydi?) [/COLOR]




 ayrı yerde işitir ve görür 4/58, 4/134, 17/1, 20/46, 22/61, 22/75, 40/20, 58/1,der.
Yaratıcı bilinmeyen ve tanımlanamayandır, bu dünya için sır olandır. Yaratıcının işitmesi, görmesi ve bilmesi diye birşey yoktur. Bunları bir varlık özellikleridir.[COLOR=“Red”](iyice saçmaladın!Yaratıcı varlık değil mi?) [/COLOR]
Bunları bu kadar çok tekrar eden batıl tanrılar ve dinleri Gerçek Yaratıcıyı basit tanrılar vasfında milletin beynine yerleştirmek için özel olarak yaparlar.




Kuran yalan tarih bilgileri ve hayal ürünü uydurma hikayelerle doludur.
Davut ve Süleyman başarılı birer Yahudi Krallarıdırlar. Ne Tevratta nede İncilde peygamber oldukları zikredilmez. Yahudi bu krallarıyla gurur duyar. Tarih bağıra bağıra Davut ve Süleyman'ın Yahudi Kralları olduklarını söyler. Ama aklı kapalı müslümanlar onlara Yaratıcının Peygamberleri diye iman ederler. Be hey beyinsiz, biraz düşün bir kraldan nasıl Peygamber olabilir? Bir kral nasıl adaletli olabilir? Bir kral kendi adaletsizliğini bırakıpta nasıl Yaratıcının adaletini tercih edebilir?[COLOR=“Red”](sebep tahrif olmuş kitaplarda yazmaması mı yoksa senin adil bir kral görmüş olmaman mı?) [/COLOR]

Peygamberlikler, imparatorluklar gibi babadan oğula geçmez, kardeşlerle beraber yürütülmez, babadan oğula geçen peygamberlik hikayelerinin tamamı Yahudinin uydurmalarıdır. İbrahim-Yakup-İshak-İsmail, Musa-Harun,[COLOR=“Red”](genelde insanların genleri oğullarına da geçer…ve iyi bir insanın iyi bir oğlu olması yüksek bir ihtimaldir….ayrıca babanın oğluna vereceği eğitim ve birikim de önemlidir…elbette ki istisnalar da çıkmaktadır örn:nuh ve oğlu..babası ve İbrahim gibi) [/COLOR]

Nuh ve Nuh tufanı, Sümer ve Akad yazıtlarındaki bölgesel sel hikayesinden kopye edilip sanki tüm dünyayı kaplayan bir tufanmış gibi uydurulmuş bir Yahudi masalıdır.[COLOR=“Red”](tüm dünyayı kapladığı yorum işidir ..ayrıca yüce Yaratıcı delillerini bıraktığını da bildirmiştir) [/COLOR]

27/16. Kuşların dilinden anlama ilmi gibi hiç gerçekleşmemiş ve akıl dışı, bir masala Yaratıcının ihtiyacı yoktur. Düşün biraz niçin Yaratıcı böyle bir özelliği Süleyman'a versin ve bunu Kuran'da müslümanlara anlatma ihtiyacı hissetsin. Diğerleri gibi bu hikayede Yahudi yalanlarından biridir. Ama müslüman aklına başvurmaz ve sadece ''vardır bir hikmeti'' deyip geçiştirerek düşünmeyi rafa kaldırır.[COLOR=“Red”](kuşların birbirleri ile konuştuğu bilimsel olarak da teyid edilmiştir..böyle bir dile hakim olmak Yaradanın dileğiyle imkansız değildir) [/COLOR]

29/28
Lut kavminden çok önce, insanın, evrenin yaradılışından bu yana homoseksüellik, lezbiyenlik ve diğer cinsel tercihlerin tümü mevcuttu. Bunlar sadece insanda değil hayvanlar ve bitkilerin tümünde mevcuttur. Bunlar Yaratıcının çok doğal olan çeşitliliğinin ürünleridir. Bunlara lanet etmek hemde Yaratıcı adına lanet etmek Yaratıcıya küfürdür.
Bu tür cinsel tercihler Yaratıcı adına lanetlenip yasak edilmesi Yahudinin icadıdır. Eski medeniyetlerde zaman zaman gerek zina gerekse homoseksüellik yasaklanmışsa da Yaratıcı adına değil insanların/idarecilerin kendi kararlarıyla yasaklanmıştır, Yaratıcıdan bir vaaz geldi diye değil. Yaratıcı peygamberler ve kitaplar vasıtasıyla bize seks dersleri vermez, Yaratıcı tüm misallerini aklı olanlar için tabiatla, hayvanlarla açıklamıştır.[COLOR=“Red”](eşcinseller neslini sürdüremezler bunun imkanı yoktur ..bu o bahsedip durduğun doğa ayetlerine ters değil midir?) [/COLOR]

Adem ile Havva hikayesi, insanın çamurdan yaratılması, kadının erkeğin kaburgasından yaratılması ve tüm yukarıdaki hikayeler tamamen Yahudi uydurmasıdır.
İnsan'ın neden, nasıl ve ne zaman yaratıldığının bilgisi önceden insanoğluna verilmemiştir. Bu bilgi Yaratıcının sırları arasındadır.[COLOR=“Red”](bu bilgilerin o kitaplarda da geçiyor olmasından daha mantıklı ne olabilir ?) [/COLOR]

Ey müslümanlar biraz düşünün, biraz akledin ne olur....Bir peygamber köle sahibi olabilirmi, peygamberlerin hanımlarının köleleri olabilirmi, peygamberin evinde bir köle yakışırmı? Ne olursunuz bunların hepsi uydurma, hepsi din tüccarlarının yalanlarıdır. Tamamı yanlışlıklarla dolu böyle bir kitaba Allahın kitabı diye inanılırmı!!!! Ne olur gözünü aç, aklını çalıştır, sen kendin Yaratıcının kitabının içerisindesin zaten.[COLOR=“Red”](o günkü şartlarda kölelik bir nevi hizmetçiliktir...şu an bir peygambere köle edinmek yaraşmaz ama o dönemde tersine… edinmek yaraşmazdı) [/COLOR]

Kuran 4/34
Kadın ve Erkek Yaratıcı huzurunda eşittir. Yaratıcımız bu dünyada kendi adına kadını cezalandırma ve dövme hakkını erkeğe vermez. Kadının erkeğe itaat etmesi diye birşey yoktur, yaratıcı kadının erkeğe itaat etmesini emretmez.
Yaratıcının böyle sözler söylediğine inanmak O'na küfürdür, hakarettir. Ne olursun aklını işlet.[COLOR=“Red”](insanların eşitliği her konuda geçerli değildir… herkesin bir yeri vardır…nasıl ki ailenin yaşaması için bir çocuk annesine itaat etmeli ise kadında kocasına itaat etmelidir…görüş alış verişi elbette vardır ama fikir ayrılığı olduğunda birisinin sözü geçmez ise aile çıkmaza girer …tıpkı devlet yönetimi gibi) [/COLOR]


13/1
Eğer Kuran gerçekte Yaratıcının kitabı olsaydı yeryüzünde hiçbir insanın ona inanmama lüksü olamazdı.[COLOR=“Red”](saçmalık!...Tanrıya inanmama lüksü de var…haşa Tanrı yok mu?) [/COLOR]


13/25, 2/27, 4/155, 9/7
İnsan Yaratıcıya söz veremez, Yaratıcıyla sözleşme yapamaz, sözleşmeden, sözünden dönme lüksü olamaz.[COLOR=“Red”](kendisini gören duyan(yani algılayan ha)birisine bir şey hakkında söz vermek sözleşmek için yeterlidir) [/COLOR]

2/229 ve 230 Ne olursunuz beyniniz alabiliyormu bu ayeti Yaratıcı nasıl vaaz eder.
'Bir erkek karısını iki defa boşadığında erkeğin boşadığı karısını tekrar alabilmesi için kadının bir başkasıyla evlenmesi gerekiyor.'
Yaratıcı böyle birşeyi nasıl bize gerekli kılar, niçin gerekli kılar. Boşadım, bir daha geri aldım, boşadım bir daha geri aldım, boşanma ve geri gelmede karşılıklı rıza esastır
diyebilmek varken, veya 2 defa boşadığında artık alamazsın, bu boyacı küpü değil dese bir nebze anlaşılabilinir. 3. defasında başkasıyla evlenme şartı olmasının esbabı
mucibesi nedir? Yaratıcı niçin iki insanın karşılıklı rızayla bir araya gelmesine bir sınır koysun, ve üstelik bu sınırda bir başka erkekle evlenme şartı koysun.
Aklını çalıştırmana gerek yokmu....nasılsa kolayı var değilmi........' Vardır bir hikmeti ' de geçsin......
[COLOR=“Red”](yanıldın işte…ben çok büyük hikmetler çakmaktayım….birincisi boşanıp tekrar evlenmeyi çocuk oyuncağı haline getirmemek…ki karısının başka bir erkekle evlenmesine erkek kolay razı olmaz ..ikincisi bu yapılacak evlilikle (ki sözde evlilik olmaz..gerdeğe girmek zorunludur ve böylelikle boşandıktan sonra kadın üç adet dönemini bekler)eşler kıyaslama ve düşünme imkanı bulur…ben bu kadarını bulabildim…eminim ki sen de düşünsen bir çok neden bulursun) [/COLOR]

20/43-48 Ne olursunuz bu ayeti biraz aklınızı işleterek okuyunuz.
Yaratıcı Musa ve kardeşiyle konuşuyor. Yahu hiç beyniniz almıyormu? Böyle bir Yaratıcı olurmu, insanla konuşan, bu kadar amiyane tabirlerle bir sohbet olabilirmi?
O firavun artık iyice azdı.....Korkmayın ben arkanızdayım, sizinleyim, gidin ona bunları bunları söyleyin....Bu nedir biraz düşünün.... Bu nasıl bir ilahtırki kendisi beceremiyorda ölümlü insanlardan yardım istiyor ve onları gökten beri yönetiyor. Sanki Yaratıcı Musanın babası, atası da almış karşısına ve güzel güzel öğüt veriyor. Farkında değilmisiniz böyle bir Yaratıcı olurmu. İşte Muhammed bu ilahlara karşı çıktı, İşte Muhammed bu ilahları terk etmenizi söyledi. Biraz aklınızı çalıştırın.[COLOR=“Red”](madem kurana inanmıyorsun peki muhammed diye birisinin yaşadığını nerden çıkardın söylesene?) [/COLOR]

33/50-51-52
Ne olur müslümanlar biraz akledin, biraz düşünün. Nasıl mümkündür ki. Yaratıcı enim konum Muhammedin kimlerle evleneceğini, evlenme taksimatını, ona evlenme konusunda ne kolaylıklar sağladığını anlatıyor. Bir kadının kendisini Peygambere hibe etmesi ne demektir yahu.
Allah cariyeleri ganimet olarak Muhammede sunuyor, ne olur biraz düşünün, yok öyle demek istemiyor aslında böyle söylüyor diye kendinizi kandırmaya çalışmayın, böyle şeylere inanmakla Yaratıcıyı küçültüyorsunuz ve küfür içinde yüzüyorsunuz.[COLOR=“Red”](sen o günün şartlarına ve dünyasına kendini götürmeden (yanlış anlama mecazi.)bunu anlayamazsın…eğer sana yanlış geliyorsa böyle sorgulamak zorundasın) [/COLOR]

Namaz: Kuran en temel ibadet olarak emrettiği tapınma eylemi olan Namaz'ın nasıl kılınacağını, vakitlerini yeterince açıklamaz, müphem bırakır.
Müslümanlar deli saçması, akıllara zarar, insanlığın yüz karası Yahudi uydurması hadislerle ve din tüccarlarının marifetleriyle bunu telafi ettiklerini zannederler. Dünyanın heryerinde müslümanlar ayrı ayrı şekillerde namaz kılarlar.
Sözde, uydurma bir hikayeyle, Muhammedin göklerde Allahla pazarlığı sonucu 50 rekattan 5 rekata indirilmiş bir tapınma aracıdır. Böyle bir hikayeye, böyle bir pazarlığa inanmak Alemlerin Yaratıcısına küfürdür.[COLOR=“Red”](bunu bu iftiralara inananlara söyle…Tanrıya şükür benim böyle bir derdim yok…anlamak istediğim için de apaçık olarak hem vakitlerini hem de şeklini anlayabiliyorum…o sana müphem gelen şeylerse sırf namaz değil bir çok şey için geçerlidir…hatta şu kainat kitabında dahi geçerli olan sınavsal bir yaklaşımdır) [/COLOR]


4.Kendimizi Tanrı’nın yasalarına teslim olanlar: “Müslümanlar” olarak adlandırıyoruz.

Yaratıcı insanları Hristiyanlar, Müslümanlar, Yahudiler, kafirler diye ayırmaz. Bunlar din tüccarlarının uydurmalarıdır. Dinsel ayrımcılık, milliyet ayrımcılığı din tüccarlarının işidir.
Müslümanlardanız demek insanlar arasında ayrımcılıktır, fitnedir, fesattır, büyüklük taslamaktır, diğerlerini öldürme hakkı elde etmektir.[COLOR=“Red”](ben şahsen Yaratıcının bana verdiği tek bir ismi kullanırım o da teslimkàrdır …ki O bunu ilk yaratılan insandan beri vermektedir…elbette ki bu bir ayrıcalıktır,ayrımcılıktır…Tanrıya teslim olanlar başkalarına teslim olanlardan bambaşka bir sınıftır. ama ben bunu diğerlerini öldürme hakkı olarak görmem asla) [/COLOR]
Tanrının gerçek yasaları nelermiş biraz kafa yorun ne olursunuz.

YASA VE DÜZENLEMELER

Yaratıcı insanların yaşantılarını, birbirlerine karşı sorumluluklarını, birbirleriyle alışverişlerini, birbirlerine davranışlarını buyruk ve emirler halinde sözde peygamberlere anlatıpda insanların yaşantılarına müdahele etmez. Böyle bir müdahele Yaratıcının insanı yaratma olgusuna terstir, akıl ve özgür iradeye terstir.[COLOR=“Red”](bu mantığınla şu etrafında ki tabiat kanunları ve yasaları da terstir….özgür iradeye müdahaledir) [/COLOR]
İnsan yaşantısıyla ilgili, -komşuluk, ticaret, hastalık, evlenme-boşanma, çalışma, işçi-işveren, sağlık gibi yüzlerce konuda her türlü düzenleme, yasa ve kuralları ihtiyaç hissettikçe kendisi düşünür, icat eder ve uygular.[COLOR=“Red”](bu uygulamaları Yaratıcının akortlarını hiçe sayıp yapan zalim yönetimler gibi mi?) [/COLOR]
7000 sene önce yaşayan insan topluluklarının ihtiyacına göre tüm bunlar belki bir sayfa halindeydi, Sümerler zamanında belki bunların hepsi 50 sayfalık bir kitap halindeydi, daha sonraki medeniyetlerde belki her bir konu ayrı ayrı kitaplar halindeydi. Ve bugünde her bir konu bırakın kitap halinde olmasını ciltler halinde ansiklopediler halinde neredeyse.
Yaratıcı sözde kutsal kitaplarda yazıldığı gibi doğru dürüst detay vermeden, insanların ihtiyacına göre değiştirme ve yenileme gerektiren konularda ; evlenme-boşanma için 3 satır, alışveriş hukuku olarak 5 satır, faiz için bir satır, miras paylaşımı için 3 satır gibi bu kadar basit, akılsız ve eksik bilgiler vermez. Güneşin, ay'ın, bulutların, denizlerin sahibi böyle basit ve eksik düzenlemeler yapmaz.
[COLOR=“Red”](o ana kuralları ve temel ilkeleri ortaya koyar…dilediği kadarını da bu ilke ve ruhla beslenmiş kullarının çıkarsız ve sağduyulu ruhlarına bırakır … senin gibi çıkarımdan başka hiçbir şekilde okunamayacak doğa ayetleriyle bunu yapmaktan daha kolay olduğu açıktır) [/COLOR]Yaratıcının yarattıklarının/ayetlerinin tamamı çok detaylı ve mükemmel olup eksiklik içermez, yenilik gerektirmez.
Gece ve Gündüz Yaratıcının yasasıdır, tüm insanlar uymak zorundadır, yaradılıştan beri değişikliğe ihtiyaç duymadan, insanın müdahelesine ihtiyaç duymadan oluşur.[COLOR=“Red”](peki örneğin elektrik ayeti için de bu dediklerin geçerli midir?) [/COLOR]

KAFİR NEDİR, KİMDİR?
Kafir nedir, kimdir?
1. Evrenin sahibi, idarecisi, tarif edip tanımlayamadığımız, ancak bizim için düzenlenen, mükemmel derecede yaratılan ve idare edilen sistemden bilmeye çalıştığımız, akletmeye çalıştığımız, kendisine ancak ölüm sonrası kavuşacağımız, gizemler, sırlar ve bilinmezliklerin kaynağı Yaratıcımıza inanmayan mı?
2. Yoksa Allaha, İslama, Muhammed'e inanmayanmı? Gerçek Yaratıcıyla alakası olmayan din tüccarlarının ürünü sahte tanrılara ve dinlere inanmayan mı?

Eğer birincisi derseniz böyle bir Yaratıcıya inanmamanın imkanı yoktur Yaratıcı herşeydir, herşeydedir. Yaratıcı tabiat anadır, Yaratıcı süper güçtür, Yaratıcı enerjidir, Yaratıcı bilemediğimizdir, Yaratıcı ölüm sonrası kavuşulacak olandır. Bu tarifle hiç kimse böyle bir Yaratıcıya inanmamazlık edemez. Herkes tabiatın farkında, herkes sonsuz bir gücün farkında, herkes mükemmel bir enerjinin farkında.[COLOR=“Red”](saçmalama bunlara bilinçli bir varlığın eserleri demekle bilinçsiz bir var oluş(ateistler gibi)demek aynı şey midir?) [/COLOR]

Eğer ikincisi derseniz, aklını çalıştırabilen, düşünebilen bir insanın zaten böyle tanrılara inanmaması normaldir. Çünkü Allah tarif edilebilen bir sürü insani özelliklerle donatılmıştır. Zulmeder, adaletsizlik eder, lanet eder, cezalandırır, yasaklar, insana ruhundan üfler, insanı dost edinir, insanı yeryüzünde kendi yerine halife olarak atar[COLOR=“Red”](bunlar senin dayanaksız ve kıt aklınla öngördüğün yakışıksızlıklardır hepsi bu) [/COLOR]
Zaten bugün bu dinlerin hepside geldikleri gibi kalmamış, sürekli din tüccarları tarafından modernize edilip zamana uydurulmuştur. Bugün bu dinlerin takipçilerinin %90'ı kitapların emirlerini yerine getirmezler, yerine getirmemek için bir sürü fetvalar uydururlar, insanlar sadece iş olsun diye inanırlar bu dinlere.
[COLOR=“Red”](bak bu dediğin doğrudur..işte Yaratıcının asıl laneti de bunların üzerinedir) [/COLOR]


Bir çoğuda işine geldiklerini, kolayına gelenlerini yapar, yani namaz kılar, oruç tutar, hacca gider. Fakat evlenme ve boşanmayı, miras taksimi, hırsızın cezası, şahitlik hukuku, faiz yasağı, zina cezası gibi bir sürü kurallarıda es geçer, görmemezlikten gelir.[COLOR=“Red”](yada elinden gelmediği için yapamaz…adaletli ol) [/COLOR]

İşte anlayın ey insanlar, bu dinler batıl olduğu için kimse onlara şühpe duymadan ve tam bir teslimiyetle teslim olamıyor. Sözde kutsal kitaplar ve uydurma ayetleri gerçek Yaratıcıdan olmadığı için insanlar onlara uymuyorlar.[COLOR=“Red”](kimse deme ey müneccim! Ben varım ben! yetmez mi?) [/COLOR]

Ama Yaratıcının güneş, ay, hava, nefes almak, bulutlar, yağmur, denizler, toprak, su, kan, deri, dil gibi gerçek ayetleriyle kimse oynayamıyor, kimse onları yapmama lüksüne sahip değil, kimse onları reddetme ve istememe lüksüne sahip değil, kimse onlar hakkında ahkam kesemiyor, kimse onlar hakkında tefsirler ve açıklamalar yapma cesaretini gösteremiyor, kimse onlar hakkında ukalalık yapma cesaretine sahip değil. Kimse bunları modernize etmeye, bunları değiştirmeye, zamana uydurmaya çalışamaz.[COLOR=“Red”](öyle bir yapıyorlar ki…anasını ağlatıyorlar hem de…git biraz Greenpeace çilerle takıl da anlatsınlar biraz) [/COLOR]


5.Tanrı’nın insanlığa gönderdiği peygamberler arasında ayrım yapmaksızın, üstünlük yarışına sokmaksızın tüm peygamberlere inanıyoruz.

Yaratıcımız insanlar arasında ayrım yaparak, bir kısmını seçip dost edinerek kendisine mesaj taşıyıcısı yapmaz. Yaratıcı mesajlarını iletmek için kendi yarattığı aciz ve ölümlü insanı görevlendirmez. Yaratıcı kendisi mesajlarını iletmeye muktedirdir. Yaratıcının kendileriyle sohbet edip konuştuğu, onlara göründüğü, onları huzuruna kabul ettiği Peygamberlik diye bir makam yoktur. Peygamberlere inanmak, Yaratıcının peygamberler görevlendirdiğine inanmak zavallılıktır. [COLOR=“Red”](söyle madem şu söylediklerinin hak olduğuna inanıyorsun…ve milyonlarca insan değil de bu gerçekleri sen taşıyorsun madem..sen de seçilmiş ve Tanrının lütfuna mazhar olmuş biri değil misin şu halde? seninle bildirmiyor mu bizlere gerçeklerini… haşa? ayrıcalık yapmaz diyorsun ama işi aynı kapıya çıkarıyorsun) [/COLOR]


Alemlerin Yaratıcısının böyle bir makam veya sisteme ihtiyacı yoktur. Güneşin doğmasında, gece-gündüzün oluşmasında, havanın oluşumunda, bulutların hareketinde, yağmurların yağmasında, yani yaratılan hiçbirşeyde insana ihtiyaç duymayan Yaratıcımız eğer gerçekte bir din vaaz etseydi bunun içinde insana ihtiyaç duymazdı. Tüm bunları yaratırken ve idare ederken insana ihtiyaç duymayan Yaratıcımız niçin din diye birşey için ölümlü ve aciz insana ihtiyaç duysun?[COLOR=“Red”](din doğmadır..ve doğmalar nesnelerle bildirilmez o dogmaları yaşayabilecek olanlarla bildirilir…delirme!) [/COLOR]


İlk insandan günümüze kadar yaşayan medeniyetlere ait bir sürü ispatlanmış arkeolojik bilgiler insanlığın elinde olduğu halde sözde Peygamberlerle ilgili hiçbir gerçek bilgi yoktur ve hepsi uydurmadır. Tek beslendikleri kaynak gerçek olmayan mucizeler, yalanlar ve söylentilerdir.[COLOR=“Red”](demin muhammedden bahseden sen değil miydin yine mi sapıttın?) [/COLOR]

Sadece, korkunç derecedeki yanlışlığın farkına varan ve kendisini sorumlu hissederek din tüccarlarını, insanları Yaratıcı adına sömüren ve savaştıran zalimleri, imparatorları uyaran UYARICILAR ve dinleyenler için güzel öğütler veren ÖĞÜTÇÜLER vardır.
[COLOR=“Red”](ne farkı var …ha verdiği kabiliyet ve karşısına çıkardığı gerçeklerle bir takım kullarını yetiştirip toplumlara uyarıcı olarak göndermek…ha kendisine direkt bildirimler sunarak göndermek…biri en direkt biri direkt vahy etmek değil mi?senin gerçek sorunun mucizeye mi itiraz yoksa Tanrının müdahalesine mi?) [/COLOR]

Uyarıcı&Öğütçü :
a. İnsanlara Yaratıcı adına hükmeden, batıl dinlerinde ileriye giden yöneticileri ve din tüccarlarını uyaran,
b. Yaratıcı adına insanlara hükmeden, savaş ve ölüm aracı olan yalancı dinleri reddeden,
c. Kandırılmış insanlara yanlışlıklarını düzeltmeleri için öğüt veren
kalbi sevgi ve kardeşlikle dolu, barış sever ve sadece Yaratıcıya odaklanmış bir sorumlu insan.
[COLOR=“Red”](yani senin gibi.) [/COLOR]

O Yaratıcı tarafından fiziksel olarak seçilmiş birisi değildir. [COLOR=“Red”](kimyevi olarak seçilmiştirJ) [/COLOR]
O yaratıcı gerçeğini sürekli düşünüp kafa yorduğu için, din yalanının farkına vardığı için, kargaşa ve savaşlarla insanlığa zulm edip kaosa sürükleyen din tüccarlarına, liderlere karşı çıkma sorumluluğu duyduğu için, bütün bunlara üzüldüğü ve düzelmesine dua ettiği için, güzel bir karaktere sahip olduğu için bu görevi hak eden sade bir insandır.[COLOR=“Red”](peygamberlere de piyangodan çıkmıyor merak etme..hepsi de bunu hak etmiş insanlardır) [/COLOR]
O dürüst, güvenilir, akıllı, insanları ve tüm yaratılmışları seven, ikili ilişkilerinde adaletli davranan, para ve ünvanla işi olmayan, açık fikirli, beyninde ve kalbindeki ilhamın farkına varan, hesap gününden korkan, hassas, iyilik, kardeşlik ve barış dolu bir insandır. İsa gibi, Muhammed, Konfüçyüs, Socrates gibi
[COLOR=“Red”](sanırım sen onlar hakkında vahiy almış olmalısın…yoksa nerden tanıyasın) [/COLOR]

İsa'da Muhammed'de aşağıdaki normal özelliklerde birer uyarıcıydılar, yeni din getiren peygamberler değildiler.[COLOR=“Red”]( yani bir din getirmedikleri doğru…) [/COLOR]
1. Senin benim gibi normal insandılar, yediler, içtiler, yaşadılar ve öldüler. Bir daha dünyaya geri dönmeyecekler.[COLOR=“Red”](doğru bunlar kuranda da bildiriliyor zaten) [/COLOR]
2. Yaratıcı tarafından kendilerine verilmiş hiçbir ekstra kutsallıkları yoktu.[COLOR=“Red”](ekstra kutsallık da neymiş…zaten bunlar fazlasıyla yetmez mi?) [/COLOR]
3. Konuşmaları, tavırları ve öğütleri asla saldırı, öldürme, yalan, savaş, kaos, provokasyon, düşmanlık içermedi. Gerçek Yaratıcı inancına ve kardeşliğe çağırdılar.[COLOR=“Red”](peygamberler de öyle) [/COLOR]
4. Gelecekle ilgili konuşmadılar, Yaratıcının sırlarıyla ilgili insanlara yalan bilgiler vermediler.[COLOR=“Red”](peygamberler de öyle) [/COLOR]
5. Yaratıcıdan insanlara hükmedici kurallar ve kanunlar adı altında dinler getirmediler.[COLOR=“Red”](kendi akıllarından ve hevalarından yaptılarsa bile sonuçta kimin için ne adına yaptılar..bunlar Yaratıcının bizden istediği şeylerdir diye değil mi?) [/COLOR]
6. İnsanları kendilerini takip etmeye davet etmediler, Yaratıcı adına insanlara buyruklar vermediler.
Sadece zalimler için uyarıcı olduklarını ve dinleyenler içinde öğütçü olduklarını söylediler.[COLOR=“Red”](sen bile şimdi “ben doğruyu ve gerçeği dile getiriyorum sözümü dinleyin bana uyun ..beni takip edin diyorsun da onlar neden demesin?) [/COLOR]
7. Tüm insanları sevdiler, insanlar/milletler arasında ayrım yapmadılar.[COLOR=“Red”](bunu peygamberler de yapmaz) [/COLOR]
8. Sihir, büyü, mucizeler, cinler, şeytan ve melekler hakkında laf etmediler, bunları reddettiler, böyle şeylerle işleri yoktu.[COLOR=“Red”](cin melekten şeytan dan bahseden Muhammed bir araptı…ve bir Arapça için cin melek ve şeytan demek şu Türkçede anlaşılan şeyler değildir!) [/COLOR]
9. Liderlik, komutanlık, yöneticilik......asla böyle şeylere talip olmadılar.[COLOR=“Red”](öğütçülüğe kendisini layık gören neden liderliğe ve yöneticiliğe kendisini layık görmesin ki?) [/COLOR]
10. Yaratıcıyla konuşmadılar. Yaratıcı kendi yarattığı ölümlü ve aciz insanla fiziksel veya ruhsal yolla konuşmaz[COLOR=“Red”](tabi tabi…sayın profesör bunu hangi formülle buldun acaba sorabilir miyim?) [/COLOR]
11. Sözde kutsal kitaplarda anlatıldığı gibi meşhur kimseler değillerdi, bazıları öldükten sonra din tüccarlarının icat ettikleri sahte dinlerine malzeme yapılarak
meşhur edildiler.[COLOR=“Red”](herhalde sırf gıcıklık olsun diye) [/COLOR]
12. İnsanları yeni veya halihazırdaki dinlere davet etmediler, aksine batıl dinlerini terk etmelerini ögütlediler.[COLOR=“Red”](inan bu da doğru) [/COLOR]

Dikkat: Daha öncesinde olduğu gibi çok yakında yalancı ve sahtekar insanlar, Mesih soytarıları ortaya çıkacaktır. Kriter olarak yukarıdakileri gözönüne alın ve onlara prim vermeyin.[COLOR=“Red”](yukarıdaki kriterlere göre sen Mesih değilsinJ) [/COLOR]

İnsanoğlu yaradılışından bu yana Yaratıcıyı bulmaya ve O'na ulaşmaya çalışmaktadır.
Yaratıcı kendisini bulma eyleminde insanları kısıtlamaz, insanlar Yaratıcıyı bulma O'na ulaşma çabalarında, tahayyüllerinde özgürdürler.[COLOR=“Red”](hidular gibi inek minek takılabilirler?) [/COLOR]
Ama Yahudi dinlerinin Yaratıcıyı istismar ederek, sanki Yaratıcı kendisi beceremiyormuş gibi Yaratıcı adına insana hükmetme ve ceza verme hakkını vererek değil.[COLOR=“Red”](sanırım kuranın en zoruna giden kısımları hüküm kısımları olmalı.) [/COLOR]

İsa'da, Muhammed'de kavimlerindeki Yahudi din tüccarlarına, din bezirganlarına aşağıdaki uyarıları yaptılar :
- Bu sapık kurallar ve vaazlar ancak ve ancak batıl tanrılardandır, Alemlerin Yaratıcısının vaazları olamaz.
[COLOR=“Red”](bu kesinlikle doğru..yoksa niye gönderilsinler) [/COLOR]
- Sahip olduğunuz geçici güce güvenerek insanlara zulmetmeyin. Sizde ölümlü ve aciz kullarsınız. Kaçamayacağınız hesap gününü düşünün.[COLOR=“Red”](vallaha doğru…peki ama senin mantığına göre hesap gününü nerden bulmuşlar bu da ayrı bir mevzu) [/COLOR]
- İnsanları baskı altında tutmak, kanlı savaşlarınıza malzeme yapmak için Yaratıcının adını kullanmayın.
- İnsanlara Yaratıcı adına saldırmayın, savaşmayın, insanları köle yapmayın.
[COLOR=“Red”](bu doğru… Tanrı adına haksız kanlar dökmeyin) [/COLOR]
- İnsanları Yaratıcı adına kendi yarattığınız, uydurduğunuz dinlerle sömürmeyin.
[COLOR=“Red”](bu da doğru…tüm dinlerin akıbeti maalesef bu olmaktaydı) [/COLOR]
- Yaratıcının adını kullanarak yaptığınız herşeyde ona hesap vereceksiniz, ne olur bunu çok iyi düşünün.
[COLOR=“Red”](evet doğru bu yüzden 100 kere düşünüp öyle yapın) [/COLOR]
İnsanlara da aşağıdaki güzel tavsiyelerde bulundular :
- Beyninizi/aklınızı çalıştırın, düşünün, aklınızı tembelleştirmeyin, başkalarına kiraya vermeyin.
- Akıl Yaratıcıya ulaşmada ve onu bilmeye çalışmada size verilmiş olan en büyük nimettir.
- Akılla insansın, akıl olmadığında yaratılmış diğer canlılardan farksızsın.
- Doğada, evrende verilen nimetleri/örnekleri düşünerek farkına varın ve onlara şükredin, nankörlük etmeyin.
- Yaratıcı ve din adına sizi yönetmeye kalkanları dinlemeyin, onlara prim vermeyin.
- Fiziksel tapınmalar ibadet değildir, sadece batıl dinlerin alışkanlıklarıdır.
[COLOR=“Red”](bunu hangi arkeolojik bulgudan çıkardın bilmiyorum ) [/COLOR]
- Sık sık kendini dinle. İyi insan olmaya çabala.
- Ölüm sonrası yaşamda sana faydası dokunacak yaşadığın dünya ve insanlık için faydalı ve yararlı işler yap.[COLOR=“Red”](bu işleri de artık kafana göre bulursun demiştir senin mantığınla ..ki o da gidip fiziksel tapınmalar yapacak ..ki buna karşı da onun bir şey demeye hakkı bulunmayacak….madem kafama göre .!) [/COLOR]
- Bu dünya ölüm sonrası gerçek yaşama hazırlandığımız sınırlı, kısa bir imtahan yeridir.
[COLOR=“Red”](yav nerden buldun bunu demeyecekler mi kendisine?..peki o ne diyecek…yıldırıma bakarak buldum mu?) [/COLOR]
- Bu dünyaya insan olarak gelmenin hakkını ver, yaşamayı sev, positif ol.
- Kimseye rızası olmaksızın zorla birşey yapma, haberi olmaksızın kandırarak birşey yapma, kul hakkı üstlenme,[COLOR=“Red”](sakın çakallık yapma diyecek…karşısında ki de ona diyecek…beni Tanrının ayetinden mi (çakal) alıkoyuyorsun yoksa?) [/COLOR]
- İnsanlığın selameti için kavga etmeksizin barış içerisinde yaşa.
[COLOR=“Red”](biri de çıkıp yok kardeşim Tanrı kargaşayı sever derse onun bu çıkarımını nasıl çürütecek?) [/COLOR]
-    Ölüm sonrası imtahan gününü hatırla ve oraya kul hakkıyla gitme.
-    [COLOR=“Red”](yav anlamıyorum…eğer şimdiye kadar öbür dünya diye bir şeyi duymuş olmayan biri bunu doğaya bakarak nasıl keşfedebilir ki…çürüyüp gittikten sonra dirilen hangi canlı var?) [/COLOR]

Ne İsa nede Muhammed din tüccarlarının yazdıkları sözde kutsal kitaplarda anlatıldığı gibi aşağıdakiler hakkında insanlara kesinlikle birşeyler söylemediler :
Onlar,
- Fiziksel olarak Yaratıcıyı tarif etmediler.[COLOR=“Red”](doğru etmediler…korunmuş okunuşta da edilmemiştir zaten) [/COLOR]
- Melekler hakkında konuşmadılar. Meleklere inanmak ve onları Yaratıcının yardımcıları gibi görmek ahmaklıktır.[COLOR=“Red”](melek Arapça bir kelime..türkçe karşılığını getir öyle tartışalım…eğer meleke,yetkinlik,görevli anlamlarındaysa tabiatta görevli yüzlerce güç var) [/COLOR]
- Cennet ve cehennem tasvirleri yapmadılar. Sadece öldükten sonra bu dünyada yaptıklarımızın iyi ve kötü karşılığını alacağımızı söylediler.[COLOR=“Red”](şu mantığa bak …öldükten sonra tekrar dirilineceğini ve hesap sorulacağını söyleyebilen birisi cenneti cehennemi neden tasvir edemesin..) [/COLOR]
- Dünya, evren, canlı ve cansız varlıkların yaratılışı, oluşumu hakkında, Yaratıcının kendisinde gizli olan sırları hakkında konuşmadılar.[COLOR=“Red”](kafadan konuşmadılar… bildirildiler) [/COLOR]
- Kıyamet gününü ve şeklini tarif etmediler, böyle birşeyin olup olmayacağını söylemediler.
[COLOR=“Red”](kıyamet-duruşma demektir…duruşma günü olmadan zaten hesap verilmez…. geleneksel anlayışı aşamadan yüce okunuşu sorgulamanın sonucu bu olsa gerek) [/COLOR]
- Fiziksel şeytan tasviri yapmadılar. Şeytan diye ayrıca yaratılmış birşeyden bahsetmediler. Şeytanı Yaratıcının yarattığına inanmak akılsızlıktır.[COLOR=“Red”](şeytan  da Arapça ve Türkçede kökü budağı bulunmayan bir sözcüktür..ve birilerinin tasvirleriyle doldurulup kalıplanmıştır…bu yüzden isyankar diye çevirirsen…ben etrafımda neredeyse bu tür varlıklardan başkalarını göremiyor gibiyim… haşa bunları dedem mi yarattı?) [/COLOR]
- Dünya ne zaman ve nasıl yaratıldı, neden yaratıldı, kaç günde yaratıldı, önce hangisi gök'mü yer'mi gibi hiçbir bilgi vermediler, veremezler.
- Erkek nasıl yaratıldı, çamurdan yaratıldı, kadın erkeğin kaburgasından yaratıldı ve Adem-Havva tasvirleri uydurmadır. Bu konularda hiç konuşmadılar, bunları reddttiler.[COLOR=“Red”](meydan boş zaten salla) [/COLOR]

Ey İnsanoğlu ne olur biraz aklını çalıştır. Nasıl mümkündür ki aynı Yaratıcı değişik değişik peygamberlerle, değişik kitaplarla, değişik yasaklamalarla bir sürü dinler vaaz edebilir, bunlar nasıl evrensel olabilir. Yaratıcının vaaz ettiği kitap ve ayetleri sadece çalışan bir beyinle anlayabileceğin gözünün önündeki doğadan, evrenden ve yaşadığın dünyadan verilmiş örneklerdir. Güneş, ay, hava, toprak, su, gökyüzü, okyanuslar, bitkiler, hayvanlar alemi gibi.... lütfen düşün bunlardan daha evrensel ne olabilir?
[COLOR=“Red”](bunlar mı evrensel?...hangi diyarın bitkileri hangi diyarda ya da hayvanları çıkıyor ki?bir diyarda okyanus nedir bilinmezken bir diyar da güneş yüzü görmüyorlar…kendi oltana yakalandın!) [/COLOR]

Her mesajcı her kavmin keyfine ve düzenine göre, her birini ayrı ayrı memnun edecek dinler, değişik değişik kural ve düzenler getirmezler.[COLOR=“Red”](tamamıyla farklı bir şeriat olduğu yalandır..42/13 de aynı şeylerin verilmiş olduğunu anlaşılır..elbette ki kimi işlenmiş fiiller dolayısıyla ya da insanlığın varmış olduğu düzey itibariyle ufak tefek rötuşlar olmamış değildir) [/COLOR]  

İsa'da Muhammed'de din tüccarlarının yarattıkları dinleri vaaz etmediler, aksine dinlere karşı çıktılar. İsa'dan ve Muhammed'ten sonrada Yaratıcı Gerçeğinin farkına varan ve insanları sahte dinlere ve ilahlarına karşı uyaran uyarıcılar ortaya çıktılar fakat hepsi deli muamalesi görüp toplumdan dışlandılar, tecrit edildiler, kafir muamelesi gördüler.[COLOR=“Red”](ne yalan söyleyeyim ben şimdiye kadar Anadolu ve ortadoğuda deizimi savunan bir kimse duymadım…zaten duysaydım senin demene göre haşa Muhammed ve isa gibi peygamber ilan etmeleri gerekmez miydi?) [/COLOR]

*********
Yahudiden önceki inanışlarda Peygamber diye bir kavram yoktu. Yaratıcının insanlara emirler yağdırmak üzere gökyüzünden beri özel olarak seçtiği bu ölümlü insanlar Yahudi dinlerinin hayal ürünleridir. Bunlar bazen tamamen uydurulmuş hayal kahramanlarıdır, bazende tarihte Sümer, Babil ve Yunan yazıtlarından çalınıp, değiştirilip, süslenip peygamber olarak insanlara yutturulmuş destanlardan kopye edilmiş masal kahramanlarıdır.[COLOR=“Red”](senin bu sözlerin de ateistlerden kopyalanmış gibi duruyor) [/COLOR]