varılamaz hiç bir yere.. ilk adımlar atılmadan
önce gidip kendimize …çağrışımlar katacak
bir takım kelimelerle ..onu.. dilimize indirmeliyiz
bu adımı atlayıp..onu kurmaya kalkışamayız!
ki bu korunmuş yazılımla
nice işlemciler var daha ..kurulmayı bekleyen..
ve onların bir çoğu inanın …henüz şu bildiklerinizin
a’sından bile habersiz…
onlara yaşamlarında ki…..sözcüklerle seslenmeliyiz
unutmayalım ki Yaratıcımız ..hiç bir topluluğa
dillerinden konuşmayan elçiler göndermez!
eğer onun elçiliğini üstlenmeye mecbursak
bilin ki hiç bir öğreti de bu olmadan yapılamaz!
eğreti ve üstünkörü bir ..yönelişe kavuşur,
o sapmış fırkalar gibice güdümlere kapılır
ve sahtekàr bir çobanın….kavalına mest olur…..
bense.. şu an
onu hakkıyla ….indirebilmiş değilim …
henüz inanın….bu işin ….çok başlarındayım…
ancak ne var ki;…dedim:
madem ki ben bir açıklanmış ..elçi de değilim..
ve madem ki sınırlı bir kapasitenin de tutsağıyım
o halde bunu benden iyi yapacak
kimseler de olabilirdi…
geç olmadan öyle ise….onları da uyarmalı
kurtulmalıydım …bir an önce
bu kayalar kadar ..ağır yükten
ki gün gelip de başıma
mislilercesi düşmesin….
size… son olarak..derim tekrar :
“evet…ben başaramadım ……..
bu batıllık boylarıyla
bağışlasın beni Sahibim….suçlarımdan aklasın..
ki O’na hakkıyla hizmetçilik ve kölelik de edemedim..
etrafımda .. şu son sapmış…ehli kitap…sülalem..
ve ben onlara karşı da…
gerçekten de zayıftım..
onlara gerçeği haykıracak gücü bulamıyordum kendimde
diyemedim öyle haykırarak….dinlerinden olmadığımı..
hatta adının bile..onlarınkinden farklı
ve dönmedikleri takdirde de…bu adı : teslimiyet…
tek doğruluk yoluna(din) …
hiç bir şekilde…yollarının da
bir hak’lığa varamayacağını….
ki bunu iletsem de zaten içlerinde bir kaçına
onlar da hep bana öfke dolu
yüzler çevirmiştiler..
oysa bir katolik ya da
ortadoks..ya da bir hinduist olsaydılar
belki de bundan çok daha yumuşak bakabilirdiler..
elbette ki ecri ..kazancı buradakinden … az olsa da
bu çektiklerim yanın da…inanın o çok daha rahattı.
kaldı ki benim kapasitem…bu ecirlere hazır mıydı?
ki bunlar.. kitapsız bir toplumdan çok daha çetindiler..
hatta kitaplılar içinde de en zorlusuydular..
çünkü kullandığı hakkın büyüklüğü ne ise
o oranda güçleşmektedir inancından dönmesi
çok daha güç ve kuvvet isterdi
onlarla baş etmek
ve dedim : bu meryem oğlu mesih ile de
kanıtlanılmış değil miydi?
ve o geçmiş kitaplılardan .. son haberciye inanan…
kaç topluluk vardı ki?
işte buna bir de o;……
< bir teslimàrın vatanı…
teslimiyetini..en rahat ve güzeliyle sunacağı yer neresi ise
işte oradır….>düsturu da
eklenince…
artık kendime başka memleketler aranmaya koyuldum
ki tercihim de..yapaylıklardan uzak
…doğal yaşam formlarıydı
çünkü O’nu..bize bir atın ve bir elmanın çağrışı
çok daha yoğun ve güçlü idi
..bir otodan…bisküiden
“hem” ..dedim: “ne fark eder
gider en yakın ..kasabadan
boşaltırım dizüstümü
ve yayınlarım yine yayınlayacağımı…..
istediğim yeryüzüne….
evet bence ..her teslimkàr da …bunu tercih etmeli
ve kendisine ..rahat edeceği mevziler sağlamalı
ve de oralardan savaşmalıdır tüm batıllık ve zulümle
ve ..bununla beraber
saf nesiller de doğurup yetiştirmelidir o
ki; onlar ..kirlenmemiş bellekleriyle
şüphesiz ki bizden …çok daha güçlü olacak
ve o tertemizce ..yetişecek
övencanlar da bir gün
çıkıp insanlık alemine…….aydınlıklar saçacak…
;…. <<sağgüçlerimiz (melekler)kendilerine haksızlık edenlerin
canlarını alırlarken:
-siz ne yapmaktaydınız? diye sorarlar da …kendilerine
onlar ..:
-Biz yeryüzünde çaresiz ve de
sömürülen…kimselerdik” derler ….
sağgüçler’se..buna karşın:
-peki O Yaradan’ın arzı geniş değil miydi?
neden gidip bir yerlere …göç etmediniz?” derler
evet işte onlar….
yerleri…ateş ..olanlardır
ah! ne kötü bir…varış yeridir…..o varacakları yer ..>>(4/97)
evet ..söyleyin şimdi
bırakmış mı bizlere…..en ufak bir bahane?
bitmemiş mi gerekçeler …..mazeretler tükenmemiş mi?
ve de bana bundan başka
bir çare bırakmış mı?
hayır
göçeceğim ibrahim…musa ya da
öven gibi…
bence içinizde …bir çoğu da ….
yaşadığım dertleri ….yaşamakta..
o halde haydi !….
yapın bu yapılmalıyı da
gidip Sahibimize bağlı kalacak
teslimàrlar yetiştirin!…
ve kalksınlar da…bir gün onlar
klavyelere sarılıp
haykırsınlar yeyüzüne…….Yaradanın şanını
evet dediğim gibi :
..kendimi artık o yazılıma vermeli
ve satırlarını …ezberlenecek bir ..sözlü metine çevirmeliyim
şu ana kadar ki çalışmalarımdan size sunmak isterdim
ancak henüz onları yayınlayacak kadar emin değilim
ki her okuyuşumda en az bir kaç sözcüğü değiştirmekteyim
kıvamıma erdiğimde… sahibimin izniyle …
elbet bunları yayınlayacağım
size bildiğim ne varsa bildirmeye çalıştım
yanlışlarımı atın….doğrularımı alın
ancak ne olur bu ayıklamada
yanınızda..o Sahibin üflediği çıkarsız ruhtan
ve indirilmiş katıksız ruhtan.. başkası olmasın..
bu siteye fırsatım olursa…arada bir bakacağım
ama artık maalesef yazamayacağım..
eğer bu kardeşinize dua…ederseniz sevinirim..
ve kuşkusuz dua = hem çağrı ..hem çaba olduğuna göre
bana yardımcı olursanız da size minnettar olurum:
tesliman@hotmail.com
tesliman@mynet.com
sizi O her şeyin Sahibine ısmarlıyorum..
umarım ki bir gün
tekrar buluşuruz …
————————————————————————
…elçi…
inanıp güvendi
o kendisine Sahibinden indirilenlere
ve ona tüm inanıp güvenenler de..
evet hepsi de inandılar
O Yaradana…sağgüçlerine…yazılımlarına ve elçilerine
ve dediler:” ayırmayız..hiç bir elçiyi bir diğerinden
biz duyduk…ve itaat ettik
affet bizi Sahibimiz..dönüş Sanadır “..dediler
Yaradan..
yüklemez hiç bir nefse taşıyacağından fazlasını
kazandıkları lehinedir onun…kaybettikleri aleyhine
…eğer şimdi unutur..ya da olur da yanılırsak
Sen bizleri bundan …sorgulama ey Sahibimiz
yükletme bizlere ..o geçmişlerimize yüklettiğin yükleri
taşıtma bizlere ey Sahibimiz ..
taşıyacağımızdan fazlasını
affet bizi….bağışla
yalvarırız acı bize!
Sensin bizleri kollayan….Sensin en yakınımız
ne olur yardım et bizlere
o gerçeği örtenlere karşı…….
|